Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atanması ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Ferdi Zeyrek’ten Kayyum Açıklaması
Konuşmasına 695 PKK terör örgütü mensubu ile görüştüğü öne sürülerek tutuklanan ve yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ile ilgili yaptığı açıklamalarla başlayan Ferdi Zeyrek, kayyum atamalarını doğru bulmadığı söyledi.
“Keşke Sabahın 5 Buçuğunda Yatağında Uyurken Değil Nazik Şekilde Evinden Ayrılsaydı”
Ferdi Zeyrek, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in sabaha karşı alınmasını doğru bulmadığını belirtti. Zeyrek, “Öncelikle seçilmiş bir başkandır. Seçilmişe herkesin saygı duyması gerektiğini düşünüyorum. Eğer bir suç unsuru varsa hele ki 10 yıldır takip edilen bir süreçse keşke temiz kağıdı verilirken bunlar, bu sürece işlenseydi. Keşke sabahın 5 buçuğunda bir kişi yatağında uyurken değil de bir davet ile veya kolluk güçlerinin daha nazik davranışlarıyla evinden ayrılsaydı. Özellikle insani olarak bu davranışın çok doğru olmadığını görüyorum.” ifadelerine yer verdi.
“Anti Demokratik Olduğunu Söylemek İstiyorum”
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek bu konularda milliyetçilik tartışmalarının ön plana geldiğini belirterek, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin 6 okundan bir tanesi milliyetçiliktir. Biz Atatürk milliyetçisiyiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği bu vatanın bir karış toprağına herkesten önce Atatürk milliyetçileri sahip çıkar. Bu konuda kimsenin hiçbir şüphesi olmasın. Bu şekilde kayyum atamalarının çok yanlış olduğunu düşünüyorum. Seçilmişlere, seçilmiş olan belediye meclis üyesinin ya da belediyeye vergisini ödemek isteyen vatandaşın belediyeye alınmamasını çok anti demokratik olduğunu söylemek istiyorum.” dedi.
“Kayyumun Her Zaman Karşısındayım”
Zeyrek kayyumla ilgili sözlerini şöyle tamamladı:
“Adaletin olmadığı hukukun olmadığı bir ortamda bu tip ayrışmalar her zaman olacaktır. Bizim ayrışmaya değil birleşmeye ihtiyacımız var. Vatanın her karış toprağı ve anayasanın ilk 4 maddesi kesinlikle bizim kırmızı çizgimizdir. Bu değerlere sahip çıkmak benim ve Mustafa Kemal’in askerlerinin öncelikli görevidir. Bu kayyum atamalarında bir kişinin bir suçu varsa adli mercide yargılanır, eğer suç gerçekse suçu tecelli eder. Ama varsayımlar üzerinden veya takipler üzerinden bu şekilde atanmış bir kayyumun da her zaman için karşısında olduğumu buradan söylemek isterim.”