FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ölümü, örgüt içinde büyük bir kriz ve güç mücadelesini tetikledi. Cenazesinin nerede defnedileceği, kimlerin katılacağı ve namazını kimin kıldıracağı konusunda tartışmalar başladı. Gülen'in ölümünün ardından örgütün üst kademelerinde panik yaşandığı, özellikle ölüm haberinin duyurulup duyurulmayacağıyla ilgili büyük fikir ayrılıkları olduğu söyleniyor.
Fetullah Gülen'in uzun süredir ağır sağlık sorunları yaşadığı ve akıl sağlığının yerinde olmadığı biliniyordu. Güvenlik kaynaklarına göre, yakın çevresi, özellikle “Uzun Cevdet” lakaplı Cevdet Türkyolu, örgüt içindeki dağılmayı engellemek için Gülen’i sağlıklıymış gibi göstermeye çalışıyordu. Türkyolu’nun, Gülen’in hastalığını gizlemek amacıyla ona bazı ilaçlar verdiği ve daha önce kaydedilmiş videoları yeniymiş gibi yayımladığı iddia ediliyor.
Cenaze Üzerinde Güç Mücadelesi
Gülen’in ölümü sonrası en büyük tartışmalardan biri de cenazesinin nereye gömüleceği oldu. Cevdet Türkyolu, cenazenin kendi kontrolünde, hızlı bir şekilde defnedilmesini isterken, örgüt içindeki yaşlı liderler Avrupa’dan gelecek bazı isimlerin beklenmesi gerektiğini savunuyor. Bu durum, Türkyolu’nun cenazeyi kendi amaçları doğrultusunda kaçırabileceği iddialarını gündeme getirdi.
Gizlice Bir Ormanlık Alana Defnedilecek
Planlara göre, Gülen’in cenazesinin, Türkyolu’nun damadına ait bir arazide, gizlice ormanlık bir alana defnedilmesi düşünülüyor. Örgüt liderleri, mezarın yerinin çok az kişi tarafından bilinmesi gerektiği konusunda hemfikir. Ancak Türkyolu'nun bu süreci kendi kontrolüne alma çabaları, diğer örgüt üyelerini tedirgin ediyor.
Örgüt İçinde Bölünme Büyüyor
Fetullah Gülen’in ölümü, örgüt içindeki bölünmeleri daha da derinleştirdi. Gülen’in ardından örgütün başına kimin geçeceği ve büyük servetin kim tarafından yönetileceği konularında ciddi çekişmeler yaşanıyor. Cevdet Türkyolu, Gülen’in ölümünden önce örgütün büyük bir kısmını kontrol altına almış ve bu süreçte hızla zenginleşmişti. Ancak Türkyolu’nun bu gücü, örgütün diğer liderleri tarafından tepkiyle karşılanıyor.
Örgütün Avrupa kanadını yöneten Abdullah Aymaz’ın, ABD’deki Türkyolu ve Mustafa Özcan’ın gücünü kırmak için yoğun çaba sarf ettiği biliniyor. Aymaz, Avrupa ayağı olarak örgütten ayrılma tehdidiyle ABD'deki grubun etkisini azaltmaya çalışıyor. Bu güç mücadelesinin, suikastlar da dahil olmak üzere daha sert çatışmalara yol açabileceği ifade ediliyor.
Çatışma Yaşanıyor
Örgüt içinde iki ana grup oluşmuş durumda: Bir tarafta Cevdet Türkyolu ve Mustafa Özcan, diğer tarafta Abdullah Aymaz ve ona bağlı isimler yer alıyor. Mustafa Yeşil, Ali Ursavaş, Barbaros Kocakurt gibi isimler Aymaz ile hareket ederken, Ekrem Dumanlı, İsmet Aksoy ve Naci Tosun gibi isimler Türkyolu ve Özcan’ın yanında yer alıyor.
Bu bölünmenin, örgütün coğrafi faaliyetlerine de yansıması bekleniyor. Avrupa’daki faaliyetlerin Aymaz’ın etkisi altında kalacağı, Asya’daki faaliyetlerin ise Türkyolu ve Özcan tarafından kontrol edileceği düşünülüyor.
