Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısının son 24 saatte 243 artarak 10 bin 812 olduğunu; ölenlerin 4 bin 412'sinin çocuk, 2 bin 918'inin kadın olduğunu belirtti.
İsrail ordusu son 3 günde 8 hastaneyi doğrudan bombaladı
Gazze'deki hükümet, İsrail ordusunun son 3 günde 8 hastaneyi doğrudan bombaladığını, saldırıların başladığı 7 Ekim'den bu yana 18 hastanenin hizmet dışı kaldığını belirtti.
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Başkanı Selame Maruf, bölgedeki duruma ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Maruf, İsrail güçlerinin dün gece Şifa Hastanesinin avlusunu, kısa süre önce de Nasr Hastanesinin girişini vurduğunu aktardı.
Filistinli yetkili, İsrail ordusunun son 3 günde 8 hastaneyi doğrudan bombaladığını, saldırıların başladığı 7 Ekim'den bu yana 18 hastanenin hizmet dışı kaldığını ifade etti.
İsrail'in, hastaneleri bombalamasının ve onları askeri hedeflere dönüştürmesinin uluslararası hukuka göre "savaş suçu" olduğunu vurgulayan Maruf, korunması gereken bu tesislere yönelik saldırılar sonucu onlarca kişinin öldüğünü ve yaralandığını kaydetti.
İsrail savaş uçakları Gazze'de yine hastanelerin çevrelerini vurdu
İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nde Şifa Hastanesi ve Nasr Çocuk Hastanesi çevrelerini ve bazı bölgeleri bombalamayı sürdürdü.
Filistin haber ajansı WAFA'nın haberlerine göre, binlerce hasta ve sığınmacının bulunduğu Şifa Hastanesi, İsrail uçaklarından aralıklarla atılan füzelerin hedefi oldu.
Aydınlatma fişeklerinin eş zamanlı kullanıldığı saldırılar sonucu hastane çevresine şarapnel parçaları zarar verdi.
Yine kentin batısındaki Nasr Çocuk Hastanesi'ne yönelik düzenlenen hava saldırısı sonucu çevrede bulunan 3 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası da yaralandı.
Öte yandan Rafah kentinin doğusuna da İsrail topçuları tarafından atışlar yapıldı.
Filistin Başbakanı Iştiyye, Gazze'de tıbbi yardımın öncelik taşıdığını belirtti
Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, Gazze'deki yaralılara tıbbi yardım ulaştırılmasının öncelik olduğunu kaydetti.
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, "Gazze'deki Siviller İçin Uluslararası İnsani Konferans"a katılmak üzere gittiği Fransa'nın başkenti Paris'te, Iştiyye ile görüştü.
Iştiyye, görüşmede, Gazze'ye uygulanan ambargonun kırılması gerektiğini belirterek, "Gazze ablukası herkes için yavaş bir ölüm anlamına geliyor, özellikle yaralılar için. Sadece gıda değil, tıbbi malzemeler de (önemli)." diye konuştu.
Asıl kaygılarının yaralıların tedavisi olduğunu kaydeden Iştiyye, Gazze'de yaklaşık 20 bin yaralı bulunduğuna dikkati çekti.
Iştiyye, "Ne kadarının hayatta kalacağını bilmiyorum. Bence gıda ve diğer insani ihtiyaçlardan önce bu tehlikeyle mücadele etmek önceliğimiz. Eğer bizler veya sizler, bu insani yardımı mümkün olan herhangi bir yoldan Gazze'ye ulaştırmak için bir yol bulabilirsek çok iyi olacaktır." dedi.
Filistinlilerin bölgeden ayrılmasını istemediklerini vurgulayan Iştiyye, İsrail'in niyetini bildikleri için böylesi bir yola başvurmak istemediklerini ifade etti.
Iştiyye, "İsrail'in niyeti mümkün olduğunca çok Filistinliyi kovmaktır." diye konuştu.
DSÖ'nün tıbbı malzemeleri UNRWA aracılığıyla Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne ulaştırıldı
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, DSÖ'nün tıbbi yardım malzemelerini taşıyan yardım konvoyun, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) aracılığıyla Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne ulaştırıldığını bildirdi.
Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan konuya ilişkin paylaşımda bulundu.
Tıbbi malzemeleri taşıyan konvoyun Şifa Hastanesi'ndeki hastalar için bir umut ışığı olduğunu belirten Ghebreyesus, UNRWA'nın, DSÖ'nün ilave 56 tonluk sağlık malzemesini Şifa Hastanesi'ne ilettiğini kaydetti.
Ghebreyesus, "Bu bizim 7 Ekim'den bu yana Şifa Hastanesi'ne ulaştırdığımız ikinci teslimat. Bunu memnuniyetle karşılıyoruz ancak teslim ettiğimiz miktarlar, Gazze'deki en büyük hastanenin zaten çok fazla olan ve büyümeye devam eden ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak. Sürdürülebilir, güvenli ve ölçeği artırılmış insani erişim, sağlık hizmetlerinin korunması ve insani ateşkes çağrısında bulunmaya devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail askerlerinin Gazze sahiline İsrail bayrağı çektiği öne sürülen görüntüler yayımlandı
İsrail askerlerinin abluka altındaki Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki sahile İsrail bayrağı çektiği anı gösterdiği iddia edilen bir görüntü yayımlandı.
İsrail ordusu, yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yaşadığı abluka altındaki Gazze Şeridi'ne saldırılarını 34 gündür sürdürüyor.
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Gazze şehrini tamamen kuşattığını savunan İsrail ordusuyla Filistinli gruplar arasındaki çatışmalar da giderek şiddetleniyor.
İsrail'in Kanal 12 Televizyonu, Gazze'nin kuzeyindeki sahilde çekildiğini iddia ettiği bir görüntü yayımladı.
Söz konusu görüntüde, İsrail askerlerinin bir direğe İsrail bayrağı çektiği ve İsrail ulusal marşını okuduğu görülüyor.
İsrail savaş uçaklarının Gazze'de bir eve düzenlediği saldırıda 12 sivil öldü
Gazze'deki Filistin İçişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail savaş uçaklarının Gazze Şeridi'nin Deyr el-Beleh bölgesinde yerleşim yerlerini hedef aldığı belirtildi.
Bölgedeki bir eve düzenlenen hava saldırısı sonucu 12 Filistinlinin yaşamını yitirdiği aktarıldı.
AA muhabirine konuşan görgü tanıkları, İsrail savaş uçaklarının Deyr el-Beleh kentine düzenlediği saldırının büyük yıkıma yol açtığını söyledi.
İsrail güçleri Cenin Mülteci Kampı'na düzenledikleri baskında 9 Filistinliyi öldürdü
İsrail güçleri işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan Cenin Mülteci Kampı'na düzenledikleri baskında 9 Filistinliyi öldürdü, 15'ini yaraladı.
İsrail güçleri, Cenin kentine ve Cenin Mülteci Kampı'na baskınlar düzenledi. İsrail askerleri ile silahlı Filistinli direnişçiler arasında çatışmalar çıktı. İsrail güçleri, baskınlara karşı çıkan Filistinlilere de gerçek mermiyle müdahale etti.
Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail güçlerinin Cenin'de 9 Filistinliyi öldürdüğü, 15'ini yaraladığı belirtildi. Yaralılardan bazılarının durumunun ağır olduğu kaydedildi.
Filistin Kızılayından yapılan açıklamada da "Cenin'de kendilerine ait ambulansın hedef alındığı, bir sağlık görevlisinin gerçek mermiyle sırtından yaralandığı" ifade edildi.
AA muhabirine konuşan bölgedeki görgü tanıkları, İsrail ordusunun saldırılarda silahlı insansız hava aracı (SİHA) kullandığını aktardı.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim'den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler tarafından öldürülen Filistinlilerin sayısı 174'e yükseldi.
Filistinli tutuklular İsrail'in Megiddo Hapishanesi'nde işkenceye maruz kalıyor
İsrail'in Megiddo Hapishanesi'ndeki Filistinli tutukluların işkenceye maruz kaldığı belirtildi.
Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada, yakın zamanda Hayfa ve Cenin kentleri arasında kalan Megiddo Hapishanesi'nden çıkan bir tutuklunun ifadelerine yer verildi.
İsmi açıklanmayan Filistinli, Megiddo Hapishanesi'ne ilk girdiğinde kendisini ABD'nin Irak'ı işgali sırasında ağır işkenceler için kullandığı Ebu Gureyb Cezaevi’ne getirilmiş gibi hissettiğini söyledi.
Filistinli eski tutuklu, "İsrail askerleri tutukluyu yerde sürüklüyorlar, işgal (İsrail) bayrağını öpmesini istiyorlar. Eğer tutuklu bunu yapmazsa ağır bir şekilde dövüyorlar." ifadelerini kullandı.
"İnancım olmasaydı aklımı kaybederdim." diyen Filistinli, Megiddo'daki tutukluların, ağır bir şekilde dövüldüğünü, işkence ve hakaretlere maruz kaldığını, yaralıların tedavi edilmediğini belirtti.
Hapishanedeki ciddi kalabalığa dikkati çeken Filistinli eski tutuklu, “Tek bir hücrede 11 ila 18 tutuklu kalıyor; üzerlerine örtecek bir şey olmadan yerde uyuyorlar.” diye konuştu.
Megiddo'da her koğuşa günde yalnızca iki kez yemek verildiğini ve kıyafet, ayakkabı dahil her şeye el konulduğunu aktaran Filistinli, “Haşlanmış yumurta ve patates veriyorlar, oldukça kötü ve anca 2 kişiye yetiyor. Her şeye el koydukları için mahkumlara, giydiğinden başka kıyafet kalmıyor.” dedi.
İsrail güçleri, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne saldırılara başladığı 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te baskınlarını ve Filistinlilere karşı gözaltı operasyonlarını artırdı.
İsrail: 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria'da “Hamas üyesi” 900'den fazla Filistinli gözaltına alındı
İsrail, 7 Ekim'de Gazze Şeridi'ne başlattığı saldırılardan bu yana işgal altındaki Batı Şeria'da Hamas üyesi olduğu iddiasıyla 900'den fazla Filistinliyi gözaltına aldığını duyurdu.
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, Gazze’ye yönelik saldırıların başlangıcından bu yana Batı Şeria'da 1430'dan fazla aranan kişinin gözaltına alındığı, bunların 900'den fazlasının Hamas'a üye olduğu ileri sürüldü.
İsrail ordusunun iddiasına ilişkin Hamas'tan henüz bir açıklama gelmedi.
İsrail güçleri son haftalarda Filistinlilerin evlerine gece ve şafak baskınları düzenleyerek Filistinlileri gözaltına alıyor. Geçici gözaltı merkezlerinde tutulan Filistinliler, soruşturma merkezlerine veya cezaevlerine naklediliyor.
İsrail saldırıları altındaki Gazze'ye insani yardım taşıyan 106 tır daha ulaştı
Refah Sınır Kapısı'ndan abluka altındaki Gazze Şeridi'ne 106 yardım tırının daha giriş yaptığı duyuruldu.
Filistin Kızılayı tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, Mısır Kızılayı'ndan gönderilen insani yardım yüklü 106 tırın yanı sıra Kuveyt'ten gelen beş ambulans Refah sınır kapısında teslim alındı.
Tırlarda yiyecek, içme suyu, tıbbi gereçler, ilaçlar ve diğer insani yardım malzemesi bulunuyor.
Refah sınır kapısından 21 Ekim 2023'ten bugüne kadar günde ortalama 39 tır olmak üzere, toplamda Refah sınır kapısından Gazze’ye 756 tır giriş yaptı.
İnsani yardımlara sınırlı geçişler olsa da, İsrail yönetimi Gazze'ye akaryakıt girişine izin vermiyor.
İsrail'in Gazze saldırılarında 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçı hayatını kaybetti
İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçının hayatını kaybettiği bildirildi.
Filistin Kültür Bakanlığı, İsrail bombardımanı sonucu 7 Ekim'den bu yana hayatını kaybeden şair, yazar ve sanatçıların yanı sıra saldırılar neticesinde yıkılan kültür ve sanat kurumlarıyla ilgili bilgi verdi.
Bakanlığın açıklamasında, saldırılarda 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçı gibi toplumun önde gelen kişilerinin hayatını kaybettiği belirtildi.
Yaşamını yitirenler arasında görsel ve tiyatro sanatçılarının da olduğu ifade edilen açıklamada, Gazze'deki 5 kütüphane, 1 yayınevi ile 6 kültür merkezinin yıkıldığı kaydedildi.
Açıklamada "Debke" adlı Filistin halk oyunları grubunda görev alan 8 yaşlarındaki 2 Filistinli kız çocuğunun da saldırılar sonucu yaşamını yitirdiği belirtildi.
Açıklamada ayrıca Gazze'de 76 kültür merkezi, 3 tiyatro, 5 müze, 15 yayınevi ve kitapçı, 80 kütüphane olduğu bilgisi verildi.
İsrail askerleri Batı Şeria'da 2 Filistinliyi öldürdü
İsrail güçleri işgal altındaki Batı Şeria'da düzenlediği baskınlarda 2 Filistinliyi öldürdü.
Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail askerleri gece Batı Şeria'nın çeşitli bölgelerine baskınlar düzenledi.
Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, El-Halil kentinin Dura bölgesinde 30 yaşındaki Enes Nasır Muhammed Ebu Atvan'ın İsrail güçlerinin açtığı ateş sonucu hayatını kaybettiği belirtildi.
Açıklamada, İsrail güçlerinin Beytullahim'in güneyindeki Beyt Fuccar bölgesine dün düzenlediği baskında yaralanan ve hastanede tedavi gören 51 yaşındaki Muhammed Ferid Hamdan Sevabite'nin de bugün yaşamını yitirdiği bilgisi paylaşıldı.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim'den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler tarafından öldürülen Filistinlilerin sayısı 165'e yükseldi.
İsrail ordusu işgal altındaki Batı Şeria'da 29 Filistinliyi gözaltına aldı
İsrail ordusunun, işgal altındaki Batı Şeria'da aralarında bir kadın ile gazetecinin olduğu 29 Filistinliyi gözaltına aldığı bildirildi.
Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail güçlerinin Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te Filistinlilere yönelik gözaltı operasyonlarını sürdürdüğü belirtildi.
İsrail ordusunun söz konusu operasyonlar kapsamında 29 Filistinliyi gözaltına aldığı aktarılan açıklamada, aralarında bir kadın ile 2 gazetecinin olduğu vurgulandı.
Açıklamada, İsrail güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim'den bu yana gözaltına aldığı Filistinli sayısının 2 bin 300'e ulaştığı ifade edildi.
İsrail güçleri, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne saldırılar başlattığı 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te çeşitli iddialarla Filistinlilere karşı gözaltı operasyonları yürütüyor.
Cenin ve Tubas'ta iş makineleriyle altyapıya zarar verildi
İsrail güçleri ayrıca Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin kentine iş makineleri ve dozerler eşliğinde yaklaşık 70 askeri araçla büyük bir baskın yaptı. Bölgeye hedef gözetmeksizin ateş ederek giren İsrail askerleri ile baskına engel olmak isteyen Filistinli gençler arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.
İş makineleri ve dozerler, İbni Sina Hastanesi, Ürdün Sahra Hastanesi gibi merkezlere çıkan ana yollarda kazılar yaptı, altyapıya zarar verdi. Cenin kent meydanı çevresini toprakla kapatan iş makineleri, meydanı kazarak tanınmaz hale getirdi.
İsrail güçleri, Batı Şeria'nın Tubas kentine de baskın düzenledi. Yerel kaynakların verdiği bilgiye göre, kentin doğu kesiminden baskın düzenleyen İsrail askerleri, beraberlerinde dozerlerle bölgeye girdi. Çevre binaların çatılarında konuşlanan keskin nişancıların kontrolünde düzenlenen baskında iş makineleriyle yollar ve altyapı tahrip edildi.
Nablus'un güneyindeki Akraba köyüne de askeri araçlarla baskın düzenleyen İsrail askerleri, köyün giriş çıkışlarını kapattı.
İsrail'de Gazze protestolarını engellemek için Arap toplumunun önde gelenleri gözaltına alındı
İsrail'de abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılara karşı gösterileri engellemek için Arap toplumunun önde gelen isimlerinin gözaltına alındığı bildirildi.
İsrail'deki Arap Azınlıkların Hakları Hukuk Merkezinden (Adalah) yapılan yazılı açıklamada, İsrail polisinin, ülkedeki Arap Vatandaşları İzleme Yüksek Komitesi Başkanı Muhammed Bereke'yi gözaltına aldığı belirtildi.
Bereke'nin abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik savaşa karşı düzenlenen bir gösteriye gittiği sırada aracından indirilerek gözaltına alındığı kaydedilen açıklamada, Gazze saldırılarına karşı düzenlenen protestoyu engellemek için İsrail'deki Arap liderlerin toplu halde gözaltına alındığı ifade edildi.
İsrail polisinin ayrıca Nasıra kentindeki El-Ayn Meydanı'ndan da Yusuf Tatut, Hanin Zabi, Sami Ebu Şehada, Mahmud Mevasi, Emtans Şehade'yi aynı gerekçelerle gözaltına aldığı aktarılan açıklamada, Bereke'nin Ayn Meydanı'nda 50 kişiyi geçmeyecek bir katılımla gösteri düzenleyecekleri ve bunun için izne ihtiyaç duyulmadığına ilişkin yetkili polis birimine bilgi verdiği vurgulandı.
İsrail Yüksek Mahkemesinin Arap topluluğun düzenleyeceği gösterileri engellemeye dair polisin yetki sahibi olmadığı yönünde açıkladığı kararın üzerinden henüz 24 saat geçmediğine işaret edilen açıklamada, polisin bu uygulamalarıyla İsrail'deki Filistinli vatandaşların özgürlüğünün bastırıldığına dikkat çekildi.
Öte yandan İsrail polisinden yapılan açıklamada, Bereke'nin "polis talimatlarına aykırı davranarak kamuoyunun güvenliğine karşı kışkırtıcı olabilecek bir gösteri düzenleme girişimi üzerine ifadesi alınması için gözaltına alındığı" ifade edildi.
İsrail, topçu atışlarıyla Lübnan’ın sınır bölgelerini hedef aldı
İsrail ordusuna ait topçu birlikleri, Lübnan’ın 3 farklı bölgesini hedef aldı.
Alınan bilgiye göre, İsrail ordusu Lübnan’ın güneyindeki sınır bölgelerine yeni saldırılar düzenledi.
İsrail ordusu, ağır topçu atışları ve obüslerle Lübnan’ın güneyindeki Ramya, Rmeyş ve Habbariye beldesinin çevresindeki dağlık alanları hedef aldı.
Sınır bölgesinde İsrail’e ait birden fazla insansız hava aracının da yoğun sesleri duyuluyor.
Saldırıya ilişkin Hizbullah’tan ise henüz açıklama gelmedi.
İsrail ordusu, Lübnan'da Hizbullah'a ait "hedeflere" hava saldırısı düzenlediğini duyurdu
İsrail ordusu, düzenlenen roket saldırılarına karşılık Lübnan'da Hizbullah'a ait hedeflerin savaş uçaklarıyla vurulduğunu bildirdi.
Ordudan yapılan yazılı açıklamada, vurulan hedefler arasında Hizbullah'a ait askeri yapı ve noktalar olduğu belirtildi.
Açıklamada ayrıca, Lübnan topraklarında sınırına yakın bölgede bir grubun da hedef alındığı ifade edildi.
İsrail ile Lübnan sınırında gerginlik devam ediyor
İsrail ordusu, Lübnan topraklarına bir dizi saldırı gerçekleştirdiğini duyurdu.
Ordudan yapılan yazılı açıklamaya göre, Lübnan topraklarında tanksavar füzeye sahip "iki grup" tespit edilerek hedef alındı.
Lübnan topraklarından İsrail ordusuna ait insansız hava aracına (İHA) ateş açılırken, ateş açılan nokta ise İHA ve topçu birlikleriyle vuruldu.
Açıklamada, söz konusu grupların kaç kişiden oluştuğuna dair ise bilgi verilmedi.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana Lübnan’ın güneyindeki İsrail sınırında çatışmalar yaşanıyor.
Çatışmalarda şu ana kadar Lübnan’da 63 Hizbullah mensubu ile biri gazeteci, 3’ü çocuk toplam 14 sivil öldü. İsrail tarafında ise 4 asker ve 2 sivil hayatını kaybetti.
İsrail’in beyaz fosfor bombası ile Lübnan’a düzenlediği saldırıda en az 40 bin zeytin ağacı tamamen yandı.
Filistin Devlet Başkanı Abbas: "İşgal güçlerinin Gazze'yi bölme planları kabul edilemez"
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi'ni bölme planlarının kabul edilemez olduğunu ve Gazze'nin Filistin'in ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
Filistin haber ajansı WAFA'nın haberine göre, Mahmud Abbas, Hollanda ve Avustralya başbakanları Mark Rutte ve Anthony Albanese ile ayrı ayrı telefonda görüştü.
Hollanda Başbakanı Rutte ile görüşmesinde "İşgal güçlerinin Gazze'yi bölme planları kabul edilemez" diyen Abbas, Gazze için siyasi ya da güvenlik çözümünün olmadığını, orasının Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti.
Abbas, Filistin halkının özgürlüğü, bağımsızlığı ve egemenliğine kavuşması için uluslararası meşruiyet temelli bir siyasi çözümün uygulanmasını mutlak olduğunu vurguladı.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese tarafından telefonla aranan Abbas, görüşmede, Filistin halkına yönelik uygulanan katliamın derhal durdurulması gerektiğini dile getirdi.
Abbas, Filistin halkının yasal temsilcisinin kendileri olduğunu, ulusal kararları alma hakkının da Filistin Kurtuluş Örgütü'nde bulunduğunu kaydetti.
Filistin, İsrail'in Gazze'ye "nükleer silah" tehdidine karşı tüm önlemlerin alınmasını istedi
Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi'ye İsrail'in Gazze'ye yönelik nükleer silah kullanılması yönündeki tehditlerini etkisiz hale getirecek tedbirler alınmasını istedi.
Bakan Maliki, İsrailli aşırı sağcı Miras Bakanı Amihai Eliyahu'nun abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik nükleer bomba kullanılması tehdidiyle ilgili UAEA Başkanı Grossi'ye bir mesaj gönderdi.
"Gazze'ye nükleer bomba atılmasının olasılıklar arasında olduğunu" söyleyen İsrailli Bakan'ın tehdidinin, tüm ülkelere yönelik bir tehdit olduğunu ifade eden Maliki, UAEA'nın ve üye ülkelerin bu konuya acil önem göstermesi gerektiğini kaydetti.
Maliki, "İsrail'in tehditlerinin kınanmasını ve Filistin halkı ile çevre ülkelerin yaşam hakkına yönelik bu açık tehdidin etkisiz hale getirilmesi için tüm önlemlerin alınmasını" istedi.
Bu açıklamaları, "Gazze'yi yok etmek ve Filistin halkına yönelik soykırım için İsrail kabine toplantılarında dönen fikirlerin dışarı sızması" olarak nitelendiren Maliki, bunun İsrail'deki yaygın söylemle de tamamen uyumlu olduğunu savundu.
Bu, İsrail'in nükleer silahlara sahip olduğunun resmi itirafıdır"
"Bu, İsrail'in nükleer silahlara ve kitle imha silahlarına sahip olduğunun resmi bir itirafı sayılır. İşgalci güç, yasa dışı yollardan nükleer silahlar geliştirdi. Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'na katılmayı reddetti." diyen Maliki, Gazze'de nükleer silah kullanma tehdidi yoluyla çatışmanın kızıştırılması ve işgalin derinleştirilmesinin hedeflendiğini dile getirdi.
Kassam Tugayları, İsrail'in Aşdod kenti ile Raim Askeri Üssü'ne roketli saldırı düzenledi
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail'in Aşdod kenti ile Raim Askeri Üssü'ne roket fırlattıklarını duyurdu.
Kassam Tugayları'ndan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun abluka altındaki Gazze Şeridi'nde sivilleri hedef almasına karşı Aşdod'a bir dizi roketle saldırı düzenledikleri belirtildi.
Açıklamada, Kasam Tugayları'na bağlı unsurların Gazze sınırına yakın Yahudi yerleşim birimleri arasında yer alan Raim Askeri Üssü'ne bir dizi roket fırlattığı aktarıldı.
Farklı birliklerin oluşturduğu büyük bir askeri güç olan İsrail'in Raim Askeri Üssü, Gazze'ye karşı "askeri gücün karargahı" olarak da biliniyor.