Manisa'nın Şehzadeler ilçesindeki İsmet İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde İngilizce öğretmeni olarak görev yapan 58 yaşındaki 2 çocuk annesi Alev Varlıakman'ın 3 yıl önce yavru bir kediyle başlayan kedi sevgisi, bugün 70'ten fazla kediyle kurduğu sevgi bağına dönüştü.
Her gün sabah ve akşamları kedileri beslemek ve bakımları için okulun bahçesine gelen Varlıakman, özellikle yavru kedilerin göz bakımlarını yaparken, mama yedikleri kapları da düzenli olarak yıkayarak kedilerin temiz bir ortamda yaşamalarına imkan sağlıyor.
Kedilere bir nevi annelik yapan Varlıakman'ın geldiğini gören kediler, Alev öğretmenin etrafını sarıyor. Kedilerin beslenme ve barınma kadar sevgiye de aç olduklarını kaydeden Alev öğretmen, her bir kediye çocuklarına gösterdiği şefkatle yaklaşıyor.
"Her şey 3 yıl önce yavru bir kediyle başladı"
Her şeyin 3 yıl önce yavru bir kediyi beslemeye başlaması ve sahiplendirmesiyle başladığını anlatan Varlıakman, “Bu hikaye 3 yıl önce okulumuza gelmiş olan 3 aylık kadar bir kedi vardı.
Onu besleyerek başladım. Daha sonra bu kediyi eşini Covid'ten kaybeden arkadaşım vardı, ailesinin yanına Kahramanmaraş'a yerleşti, okulumuza geldiğinde o kediyi ona sahiplendirdim. Çok uysal ve güzel bir kediydi.
O kediyle öyle bir bağ kurmuşuz ki, o kedi Kahramanmaraş'a gitti ve 2 ay sonra çok büyük bir hastalık geçirdi. Kilo kaybı vardı ve her tarafı yara olmuştu. Ben de bunun vicdan azabını duyarak, ki aklıma geldikçe hala duygulanıyorum.
Onu hiç tereddüt etmeden müdürümüzden izin alarak, 13 saat direksiyon sallayarak bir gün içerisinde Kahramanmaraş'a gittim.
O kediyi aldım geldim, tedavisini yaptırdım, 13 saatte geri döndüm. Bunu yaparken de sadece 2 saatlik bir dinlenme ile bunu yaptım. O kedi şu anda benim evimde. Sahiplendiğim ve evimde olan kedi. Onunla başlayan bu kedi sevgisi, okuldaki kedilere yemek vererek devam etti” dedi.
Tedavilerini yaptırıyor, besliyor, bakıyor, kısırlaştırıyor
Okul bahçesindeki en az 70 kedinin bakımını üstlendiğini kaydeden Varlıakman, “Bu duyarlılık çok fazlalaşınca sokakta gördüğüm hastalıklı, kaza geçirmiş, yaralanmış yavru kedileri daha korunaklı olarak buraya aldık.
Fazla maddi gücümüz olmadığı için finansını kendimiz karşıladığımız için sokakta bulduğumuz malzemelerle onlara yuva yaptık. İçlerine yalıtımlar yaptık. Kışın soğuğu, yazın sıcağı geçirmesin diye. Her hafta içlerine koyduğum eşyaları, yatakları yıkıyorum.
Bu yatakların yapımında bana okulumuzdaki Giyim Öğretmenimiz Serpil hoca yardım ediyor. Mamalarını alıyoruz. Bu mamaları yine kendimiz karşılıyoruz.
Tedavi ücretlerini de karşılıyoruz. Büyükşehir Belediyesine ait Mini Patiler'de de bu kedilerimizi 6 aylık olduktan sonra kısırlaştırıyoruz.
Şu ana kadar 50-60 kediyi kısırlaştırdık. Burada sadece çok küçük olan yavru kediler kısır değil. Böyle bir çalışma yapıyoruz ve bu bana hayat veriyor. Bunu karşılıksız yapıyoruz ama buradaki sayı artıkça bunlara bakım gücümüz azalıyor.
En nihayetinde bir öğretmenim ve ben bunları sadece öğretmen maaşımla tek başıma yapıyorum. Kedilerimiz sayamayacağımız kadar çoğaldı. Okulun alt bölümlerinde de yavru ve anneler var. Toplamda en az 70 kedi vardır okulumuzun bahçesinde.
Onlar doymadan ben doyamıyorum. Onların tek isteği sevgi” şeklinde konuştu.