Manisa'nın Alaşehir ilçesinde yeni kurulması planlanan jeotermal kuyularına karşı çıkan Alaşehir İlçe Başkanlığı basın toplantısı düzenleyerek jeotermal enerji yerine güneş enerjisi ve rüzgar enerjisine ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi.
Alaşehir CHP İlçe Teşkilatı, ilçeye yeni açılacak olan jeotermal kuyularının açılmaması için basın açıklaması yaptı. Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanında yapılan basın açıklamasında konuşan Alaşehir CHP İlçe Başkanı Mustafa Öztürk, "Manisa Valiliği tarafından yapılacak olan yeni jeotermal kuyularının açılması ihalesiyle bu bölgede tarım bitecektir. Bu kuyuların açılması sonunda gelecekte Alaşehir’de 105 bin, Salihli’de 180 bin ve Sarıgöl’de 35 bin kişi buralardan göç etmek zorunda kalacaktır. Yetkililerden bu duruma dur demelerini bekliyoruz." dedi.
Cumhuriyet Halk Partisinin düzenlediği basın toplantısı ile Alaşehir’in, Gediz Ovasının geleceğini kişisel çıkarları için yok etmeyi amaçlayan yeni açılacak ve kurallara uymaksızın üretim yapan Jeotermal enerji santrallerine karşı çıkmak için toplandıklarını kaydeden Öztürk, "Türkiye’nin en verimli ovaları arasında yer alan Gediz Ovasında 16 yeni jeotermal santrali daha kurulacaktır. Bu başta üzüm bağları olmak üzere tarımsal üretim alanlarına çok büyük zararlar verecektir. Manisa ilimizin Köprübaşı, Salihli, Alaşehir, Sarıgöl, Gölmarmara, Ahmetli, Kula, Saruhanlı ve Akhisar ilçelerinde açılacak olan 16 adet jeotermal santralinin 11 Ekim 2023’de yapılacak olan ihalesine hep birlikte karşı çıkmalıyız. Bugün karşı çıkmadığımız takdirde gelecekte bu topraklardaki ekolojik denge bozulacak, topraktaki bor oranının artmasıyla topraklarımız çoraklaşıp verimsiz hale gelecektir. Sağlıklı suya, sağlıklı havaya erişmek zorlaşacak, tüm canlıların sağlıklı yaşam hakkı ellerinden alınacaktır. Bizler aşımıza ekmeğimize göz koyan, bizleri topraklarımızdan uzaklaştıracak olan jeotermal enerji santrali yetkililerine dur demek istiyoruz." şeklinde konuştu.
"ZARARLARI SAYMAKLA BİTMEZ"
Jeotermal enerji santrallerinin zararlarının saymakla bitmediğini vurgulayan Öztürk, "Jeotermal kuyularından çıkan gazlar yaygın olarak karbondioksit, hidrojen sülfür, metan, kükürt dioksit ve azottur. Kükürt dioksit ve hidrojen sülfür zehirleyici gazlardır. Karbondioksit ve azot boğucu gazlar olup metan gazı patlayıcıdır. Jeotermal enerji santrallerinin çoğunda sıcak suyu geri basma işlemi yapılmadığından ye altından çıkan bor, arsenik, cıva, amonyak, hidrojen sülfür, kurşun, radon gibi birçok element ve element bileşikleri toprağımızı ve yer altı sularımızı kirletmektedir. Jeotermal enerji santrallerinden çıkan gazlar ayrıca sera etkisi yapmakta bu da havanın ısınmasına ve nemlenmesine neden olmaktadır. Sıcak ve nemli hava bitkiler üzerinde olumsuz bir etki oluşturacağından dolayı kısa sürede hastalanmaktadır. Bu da çiftçinin daha fazla ilaç atmasını gerektirmekte, çiftçinin maliyetini daha da artırmaktadır." dedi.
JES YERİNE ALTERNATİFLERİ YAPILMALI
JES’e alternatif olarak güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi santrallerinin kurulmasından yana olduklarını ifade eden Öztürk açıklamasını şöyle tamamladı: "Alaşehir’in kuzeyindeki dağlarımızda güneş enerji santrallerinin kurulmasına oldukça elverişlidir. Bu ova bizim, bu ovayı terk etmek istemiyoruz. Bu konuda tüm vatandaşlarımızın duyarlı olmasını istiyoruz."
Alaşehir'de yapılan açıklamanın ardından Manisa İl ve İlçeler Çevre Platformu tarafından 11 Ekim Çarşamba Günü saat 10.00'da Manisa Defterdarlığı önünde bir basın açıklaması daha düzenleneceği öğrenildi. Haber Merkezi
