AK Parti Manisa Milletvekili Ahmet Mücahit Arınç, Manisa’da görev yapan basın mensupları ile kahvaltıda bir araya geldi. Arınç, toplantıda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Arınç ilk olarak geçtiğimiz günlerde Manisa Gazeteciler Cemiyeti başkanlığına seçilen Önder Aydın ve yönetimine başarı diledi. Gazeteciliğin kutsal bir meslek olduğuna değinen Arınç, vatandaşın gündemi gazetecilerin vasıtasıyla takip ettiğini dile getirdi.
Arınç, “Manisa’nın seçilmişleri olarak bütün STK’ları da buna dahil ederek Manisa’da özlenen her fikre açık bir ortam oluşturmak amacındayız” dedi.
Ferdi Zeyrek İle Yaşadığı Polemik Soruldu
AK Partili Arınç, daha sonra gündeme ilişkin gelen sorulara yanıt verdi. İlk olarak Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ile yaşadığı polemikler sorulan Arınç, şunları söyledi:
“Yerel seçimlerin hemen akabinde başta Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere merkez ile belediye başkanlarını ziyaret ettim eşimle birlikte. Hem hayırlı olsun, hem de seçim kampanyalarında pozitif bir dil kullandıkları için teşekkür etmek amaçlı. Bu şehrin bir ferdi olarak yaptım. İkincisi, şehrimize yapılacak her türlü yatırımın, olumlu gelişimin destekçisi olacağımı ifade ettim. Bunları da kapalı kapılar ardında değil, kameralar önünde yaptım.
İçim çok rahat. Kendi camiamızdan bile eleştiriler geldi bu konuda. Anormal karşılamıyorum bunu. Bizim bu şehre sözümüz var. Bu şehre hizmet etmek ve insanlara verdiğimiz sözleri yerine getirmek gibi bir sorumluluğumuz var. Bu sorumluluğu halkın teveccühü ile belediye başkanları üstlenmiş durumda. Bugüne kadar özelde benden yardımcı olmalarını istediği hiçbir konuyu geri çevirmedim. Kendileri de bunu çok iyi biliyorlar.
Siyaseten kongrelerimizde yaptığımız konuşmalar ve benim bazı eleştirilerim oldu. Şunu söylemeye çalıştım özellikle Büyükşehir Belediye Başkanımıza. Sizin yaptığınız hiçbir hizmeti küçümsemem. Çorba dağıtımı oldu öğrencilere. Ben de kongrelerimizde, bizim belediyelerimiz zamanında yapılan hizmetleri anlattım. Bizler bu sizin yaptığınızı çok önceden unuttuk. O kadar çok güzel işler yaptık ki bunları artık unuttuk. Biz çorba veyahut sıcak yemek dağıtımını insanlarımızın evine kadar götürdük. Hizmet olarak güzel bir şey olduğu için söyledim.
Kent lokantası açılmıştı. Biz yemeklerimizi 20-30 liraya, daha uyguna veriyoruz değil, evlerine götürüyoruz dedim. Ben şunu sorgularım, bu lokantaların sayısını artırabilecek misin? İnsanların evine kadar götürürsen daha makbule geçer. Çok daha önemli meselelerimiz var, onları göz ardı etmeyelim dedim.
Nitekim geçtiğimiz günlerde yağan yağmurlarda bunu gördük. Mazgalların temizliği konusunda bir hazırlık içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum. Bir yağmur durumunda sıkıntı oluştuğunda, sel baskınları ve istenmeyen görüntülerle karşılaştık. Bu nedenle yağmura hazırlıklı olup olunmadığını, denetiminin yapılıp yapılmadığını sorguladım. Sorgulamaya da devam edeceğim.
Ben ziyaretimde tebrik ettim, olumlu işlerde yanlarında olacağımı söyledim. Ama yapılması gereken işleri, verilen sözleri takip etmeye, sorgulamaya da devam edeceğim. Bununla mükellefim.
Bazı noktalarda Yunusemre’yi de eleştirdim. İnsanların belediye ile münasebetleri noktasında tarife belirlediklerini kendilerini söylediler. İmar, çatı sundurma gibi konularda belediyeye katkı istediler. Ben bunu sormakla, yapmayın demekle mükellefim. Benim amacım köstek olmak değil. Ama daha iyiyi yapacaksak sorgulamak zorundayım.
Manisa’da insanların seçim günü geldiğinde iyiler arasından en iyiyi, hangi partili olursa olsun tartıp biçip, en iyisini seçtiği bir ortam oluşturuncaya kadar benim siyaset felsefem bu olacak. Kötünün iyisinin seçilmesine gönlüm razı değil. Seçimleri biz inşallah böyle yapacağımız bir ortam hayal ediyorum. Benim eleştirilerimin hiçbiri sade suya tirit işler değil. Vicdanım o anlamda çok rahat. Bu eleştiriler salt olarak Mücahit Arınç siyaset yapıyor deyip geçiştirilecek türde değil. Sizi tebrik etme cesaretini de gösteren ama aynı zamanda da şehrin seçilmişleri olarak sizlerin yaptığı çalışmaları takip etmek de görevim.”
“Tek İstediğimiz Bu Şehrin Tüm İnsanların Destekleyeceği Bir Takım”
Manisa Futbol Kulübü ile Manisaspor’un birleşme sürecine ilişkin gelen soruyu yanıtlayan AK Partili Mücahit Arınç, şunları söyledi:
“Manisa Basketbol takımının geldiği nokta var. Buna üzülüyorum. Soru işaretleriyle dolu. Neye karar verildiğini ben anlayabilmiş değil. Futbol takımı ile alakalı noktada da Manisa FK ve Manisaspor olarak ayrışma yoluna gidildi. Hem dilde hem eylemde. Ama bu ayrışmanın hiçbir hayrı olmayacağını hep birlikte yaşadık. Manisa FK’nın tesislerden çıkarılması, tesislerin etrafının kazılması bildiğiniz şeyler. Görüntü olarak nahoş bir görüntü. Gelinen noktada Manisaspor ile Manisa FK’nın birleşme yoluna gidildi. Ben şu noktadayım, spor hiçbir ayrılığa yer bırakmadan herkesin desteklemesi ve içinde bulunan bir alan. Hangi branş olursa olsun. Spor hiç bir ayrılığa yer bırakmadan herkesin desteklemesi gereken bir alan. Takımın nasıl yönetileceği şeffaf olmalı. Ama ayrılıkçı dilden çıkmak lazım. Hangi isim olursa olsun Manisaspor olabilir, Manisa FK olabilir destek vermemiz gerekiyor. Tek istediğimiz bu şehrin tüm insanların destekleyeceği bir takım.”
“Pamuk Eller Cebe Yöntemi Doğru Değil”
Sorunun devamında, Manisaspor için düzenlenen yardım gecesine değinen Arınç, “Geçenlerde Manisaspor ile alakalı bir hayır gecesi düzenlenmiş. Arkadaşlar ben yönetiyorum, benim elimde anlayışı olmamalı. Pamuk eller cebe yöntemi doğru değil. Kim neye para verdiğini, nereye para verdiğini görmek zorunda. Para verene niye verdim diyecek halim yok ama verilen desteğin nereye evrileceğini bilmek herkesin hakkı” ifadelerini kullandı.
Asgari Ücreti Yükseltmekten Ziyade Enflasyonu Düşürmek Önemli
Asgari ücret ve asgari ücretin yankılarıyla alakalı bir soruya cevap veren AK Parti Manisa Milletvekili Bülent Arınç, şunları dile getirdi:
“Ekonomik gerçeklik hiçbirimizin inkar edeceği bir durumda değil. Büyükşehirlerde hayatı idame ettirmenin ne kadar zor olduğunu bilen biriyim. Verilen herhangi bir ücret hiçbir zaman yeterli olmaz. Daha fazlası yapılmak için uğraşılır. Şu an geldiğimiz noktada iki taraftan bakmak lazım. Bütçe ve dönemsel olarak bu işi kökünden halletmemiz lazım. Bu da enflasyon meselesi. Herkesin tek bir noktada buluştuğu bir gerçek var. Enflasyon varsa geçinmek zor.
Etrafımızda ve içimizde yaşadığımız ekonomik yıkıntılar da var. 6 Şubat depremleri gibi. O bölgenin ihya edilmesi lazım. Bunun ekonomik bir maliyeti var.
Ekonomi seçime odaklı, seçim kazanmak için yapılacak popülist işlerle yürütülecek bir kavram değil. Kendi partim, kendi görüşüm ve diğer partiler adına çok rahat söyleyebilirim. 3-5 günü kurtarabilirsiniz ama sonrasını hep birlikte yaşamak zorunda kalıyoruz. Hazırlanan planlar var. Bu plana kesintisiz bir şekilde riayet etmemiz gerekiyor. Son bir yılda dünyada 3 kredi derecelendirme kuruluşundan notu artan tek ülke Türkiye oldu. Önümüzdeki 1 yıl içinde enflasyonu kademeli olarak, 2 yıl içinde de tek haneye indiğini göreceğiz plana sadık kalırsak.
Aynı zamanda işveren tarafını da düşünmeniz lazım. 30-35 bin lira derseniz ki helal hoş olsun, azı çoğu tartışmıyorum. Ama işveren tarafı işçi çıkarmaya kalkacak. O maliyetlerle işçi çalıştıramayacak çünkü.
Ciddi bir ekonomi yönetimi var şu an. Hükümet, iktidar ve şu anki yönetim olarak amacımız hayat pahalılığını ortadan kaldıracak bir noktaya ulaşmak. İşveren tarafında işçi çıkarılmasını engellememiz lazım, alım gücünü artırmak için de enflasyonu ortadan kaldırmak lazım.
Her insanın ailesinden birileri çarşıya pazara gidiyor. Alırken, maliyeti fazla olursa herkese zor gelir. Derdimiz alım gücünü düzeltmek.
Bunu doğru anlatıp uyguladığınızı gösterirseniz insanlar da sözünü tuttuğunuzu görecektir. Sandık geldiği zamanda da kararını ona göre verir.”
Oğlu Olmasam da Aynı Şekilde Saygı Duyardım
Manisa’nın duayen siyasetçilerden olan babası Bülent Arınç ile zaman zaman fikir ayrılıklarına düşüp düşmediği sorulan ve babasının kendi partisini bile eleştirdiği hatırlatılan AK Partili Arınç şöyle dedi:
- “Siyaset yapıyorsanız bunun getirileri de var götürüleri de. Eleştirilerin ne olduğuna doğru bakmak lazım. Ben muhalefetin belediye başkanlarını tebrike gittiysem, benim için doğru bir şeydi. O yüzden Bülent Arınç’ın yaptığı eleştirileri bu şekliyle görenler için bir problem yok. Ben şahsen oğlu olmasam da aynı şekilde saygı duyardım, öyle olmaya çalışırdım. O yüzden bir problem yok yani. Doğru ve net olabilmenin insana bir dezavantajı olmuyor.”
Manisa’da Seçimi Adaylar mı Kaybettirdi?
Bir gazetecinin ‘Yarın Manisa’da seçim olsa CHP bu kadar oy alabilir mi, seçim sonuçları nasıl olur?’ sorusuna yanıt veren Arınç, kurduğu cümleler ile kafaları karıştırdı. Arınç, yerel seçimde aday süreçlerinin de seçimi kazanmada büyük rol oynadığını ifade ederken, şunları aktardı:
- “Yaşanan her seçimin nedenlerini iyi okumanız gerekir. 22-23 yıldır kesintisiz iktidar olan bir parti var. Muhalefet bunu sorgulamalı. Son yerel seçimleri baz alacaksak bunun da sebepleri var. Bunlar partinin ilgili kurullarında tartışılıyor. Ben de kendi gördüklerimi bu kurullarda rahatlıkla söylüyorum. Cumhurbaşkanımız açık açık söyledi, ‘Biz altın tepside sunduk’ dedi. Biz bazı dersleri alıp, okumaları doğru yapar ve doğru uygularsak tekrar insanların teveccühü bize döner.
- Yerel seçimlerde bölgenin, insanın tanıdığı, memnun olduğu veya olmadığı noktasında, adaylara yönelik bir teveccühü oluyor. İnsanlar kişileri de bir noktaya konumlandırıyor. Aday süreçleri de bu konuda büyük önem taşıyor. Doğru okumayı yaparsak aynı başarıları tekrar yakalayacağımızı düşünüyorum.”