Vestel CEO’su Ergün Güler, büyüme planlarını yeni coğrafyalara açılmak ve mobiliteye odaklanmak üzerine kurguladıklarını belirtti. Güler, bu stratejilerin şirketin değerini iki katına çıkaracağını öngördüğünü dile getirdi.


 

Güler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2023'te Kovid-19 salgını sonrası ortaya çıkan yüksek enflasyonun sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada ektisinin olduğunu ifade etti. Avrupa ve Amerika'nın da bu enflasyon döngüsüne girdiğini vurgulayan Güler, son 2 yıl Avrupa'da enflasyonla mücadele çerçevesinde tüketimin çok geri gittiğini gördüklerini kaydetti.


 

Avrupa açısından 2024'ün nispeten daha iyi geçtiğini aktaran Güler, "O kadar sert bir daralma olmadı. Yatay bir pazar. Bazı ürün kategorilerinde adet bazında yüzde 2 ve yüzde 4 arasında büyüme var. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde Avrupa'da kendi sektörümüzde ben yüzde 5 ile 7 arasında büyüme bekliyorum." dedi.

Manisa’da da fabrikası bulunuyor! Ekonomik kriz dev firmayı vurdu! 7000 kişi… Manisa’da da fabrikası bulunuyor! Ekonomik kriz dev firmayı vurdu! 7000 kişi…

Güler, Türkiye'de ise son 4 yıldır müthiş bir tüketim döngüsü yaşandığını dile getirerek, insanların Kovid-19 salgını sırasında erteledikleri ihtiyaçlarının yanında enflasyondan korunmak için de satın alma yaptıklarını söyledi.

Ergün Güler, "Ama şimdi Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından devreye sokulan doğru önlemlerle beraber, biz temmuz sonrası tüketimin enflasyon programı dahilinde yavaşladığını görmeye başladık. Ben Türkiye'nin bu yılı böyle yüzde 5-6 arası bir büyümeyle yine kapatacağını düşünüyorum. Seneye de bu enflasyonla mücadele programı devam edeceği için daha yatay bir pazar bekliyorum. Yani büyüme çok sınırlı olur. Yüzde 1-3 arası bir büyüme yine olur." değerlendirmesinde bulundu.

Vestel'in çok büyük bir yapıya sahip olduğunu belirten Güler, şunları kaydetti:

"Biz ana pazarımızda Avrupa'da önümüzdeki yıllarda yine büyümek, daha da güçlenmek istiyoruz ama nasıl? Markalarımızla. Biz Vestel markasıyla bazı ülkelerde varlık gösteriyoruz. Bazı ülkelerde de bizim lisansladığımız markalarımız var. Çok uzun vadeli olarak aldık. Örneğin Sharp markası ürünleri tasarımı, donanımı, yazılımı ve deneyimi bize ait olan ürünler. Yine benzer şekilde Toshiba markası televizyon için de örnek verebiliriz Avrupa pazarında ve yerel markaları da almaya devam ediyoruz. İsveç'te 100 yıllık bir markayı aldık.

Bir de jeopolitik coğrafya değişmeye başlıyor. Bizim Amerika'ya ihracatımız çok sınırlıydı. Bizim toplam ciromuz 3,8 milyar dolar. Bunun 2,5 milyar doları da ihracat hasılatı. Ancak Amerika bu 2,5 milyar dolar içerisinde 100 milyon doların altında bir pazar. Koca Amerika. Avrupa kadar büyük bir ülke. Ancak özellikle Çin'e karşı Amerika'nın uygulamış olduğu gümrük vergileri uygulaması eskiden yüzde 3'tü. Şimdi Çin ürünleri yüzde 15-30 arası gümrük vergisine tabi. Türkiye'den ihracatta gümrük vergisi yüzde 3, bu bir. İki, lojistikte de özellikle Amerika'nın doğu kıyısına Çin'den bir ürün göndermek konusunda Panama kanalında geçiş kapasitesi, sorunlar sebebiyle yüzde 75 azalmış durumda. İki, bir konteynerin maliyeti 15 bin dolar. Doğu kıyısına göndermek için. Halbuki Türkiye'den 1500 dolara o konteyneri bir hafta içerisinde Doğu kıyısına gönderebiliyorsunuz. Bu bize Amerika'da 3 yıl içerisinde 5 katı büyüme imkanı sunuyor."

Türkiye'nin tedarik zinciri içerisinde Avrupa'ya yakın olduğunu hatırlatan Güler, Amerika açısından da friendshoring (ticareti ve yatırımı dost ile yap) denilen kavrama girildiğini, bunların kendileri için bir büyüme imkanı sunacağını vurguladı.

Güler, son bir yıldır Avrupa'da, yakın bölgeden tedarik etme eğilimini gözlemlediklerini dile getirerek, "Çünkü Kovid-19'da tedarik zinciri kırıldı. Başka sorun, bir, Süveyş Kanalı problemi oldu biliyorsunuz. İki, Kızıldeniz'de yaşanan sorun oldu. Bu devam ediyor. Ondan dolayı Avrupalı perakendecilerde Avrupa'daki başka markalarda daha fazla Türkiye'den temin etme eğilimini görüyoruz." diye konuştu.

Almanya'da, Fransa'da, Çin'de, Amerika'da otomotiv sektörünün artık otomotiv sektörü olmaktan ziyade bir tüketici elektronik sektörü haline geldiğinin konuşulduğunu aktaran Güler, "Elektrikli araç ekosisteminde yeni bir model, 6 ayla 9 ay içerisinde çıkıyor. Biz zaten kısaca tüketici elektronik yapıyoruz Vestel olarak. Ve tüketici elektronik gerektirdiği çevik, hızlı paslara sahip. Aynı zamanda otomotiv sektörünün ihtiyacı olan yüksek kalite standartları sahip." dedi.

Elektrikli araç ekosisteminde dünyanın en önemli tedarikçilerinden birisi olmayı hedeflediklerini ifade eden Güler, "Arabanın ekranını üreteceğiz. O ekranla tecrübemizi salondan arabaya, arabadan da havaya taşıyoruz. Dünyanın en büyük hava yolu çıkışından birisiyle anlaştık." diye konuştu.

Şirket değeri, yeni coğrafyalar ve mobilite

Güler, yüksek faiz ortamında insanların borsaya yatırım yaparken çekindiklerini, borsadaki hisselerin fiyatlarının arz talebe de bağlı olduğunu, faizlerin düşmeye başlamasıyla şirket değerlerinin ve BİST'in de toparlayacağını düşündüğünü söyledi.

Güler,"Orta uzun vadeli olarak da şirket değeri için dediğim gibi konvansiyonel işlerimizde üç yılda iki kat büyüyeceğiz. Nasıl çıkaracağımızı biraz evvel konuştuk. Bir, yeni coğrafi açılımlar, iki, mobilite. Bu iki taşıyıcı, kaldıraç bizi inşallah istediğimiz seviyeye getiriyor olacak." ifadelerini kullandı. 

Kaynak: AA