Anadolu Ajansı'nın Cumhuriyet'in 100. yıl dönümü dolayısıyla hazırladığı "spor" temalı dosya haberler kapsamında bu haberde, wushuda elde ettiği başarılarla branşının öncüsü olan Elif Akyüz'le röportaja yer verildi.
Elif Akyüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şu ana kadar 9 defa dünya şampiyonluğu başarısına ulaştığını belirterek, 6 kez ise dünya ikincisi olduğunu söyledi.
Bunların yanı sıra Gençlik Olimpiyatları ikinciliğinin bulunduğunu ifade eden Elif Akyüz, sayısız defa da Türkiye şampiyonu olduğunu aktardı.
Wushuya ailesinin tavsiyesi üzerine başladığını kaydeden Elif, "Bu sporun içerisinde doğduk diyebilirim. Annem ve babam wushu antrenörüydü. Biz de antrenör anne ve baba olunca salonlarda büyüdük. Anne ve babamla birlikte antrenmanlara gide gele ben de bu spora bir şekilde başlamış oldum." diye konuştu.
Spora başladıktan kısa bir süre sonra Çin'e gittiğini ve burada kampa katıldığını söyleyen Elif, "Oradaki Çinli hocalar da bizdeki yeteneği fark etti, ilk katıldığım Avrupa Şampiyonası'nda da birinci olmuştum. Daha sonra zaten tamamen bu spora odaklandım ve hedeflerimi ortaya koydum." ifadelerini kullandı.
Dokuz kez dünya şampiyonluğu kazanmanın önemli olduğuna dikkati çeken Elif Akyüz, her zaman kariyerinin üzerine koyma hedefiyle çalıştığına işaret etti.
Onuncu kez dünya şampiyonu olmayı istediğini belirten Elif Akyüz, şunları kaydetti:
"İnşallah bu hedefime ulaşacağım. Önümüzdeki yıl katılacağım Dünya Şampiyonası'nda bu hedefime ulaşmak istiyorum. Her şey nasip kısmet. Ama ben kariyerimde 10 dünya şampiyonluğu olsun istiyorum. Eğer bu hedefime ulaşırsam güzel bir yerde noktayı koymuş olurum. Aktif sporu bıraktıktan sonra antrenör olarak kariyer planlaması yapıyorum. Belki ikisini birlikte yapabilirim. Ama iyi sporcular da yetiştirebileceğime inanıyorum."
"Wushu benim hayatımın bir parçası oldu"
Elif Akyüz, aile olarak bu spora önem verdiklerine işaret ederek, "Ailecek wushu sporuna ömrümüzü adadık. Bu spora feda ettik kendimizi. Wushu, benim hayatımın bir parçası oldu. Çünkü bu spor için hem yurt dışında hem de yurt içinde uzun süreli kamplarda bulundum. Bu spor için hem ben hem de ailem çok çalıştı. Wushu bizim hayat felsefemiz oldu diyebilirim. Benim için ayrıca bu spor, bir aile sporu." diye konuştu.
Milli sporcu, bazı şampiyonalara hazırlanırken 3 ay kamp yaptıklarını belirterek, "Bu kampların bazı dönemlerinde ailemizden de uzakta kalabiliyoruz. Ama bu süreçte daha çok yarışmaya ve başarıya odaklandığımız için aileden uzakta kalmak çok etkilemiyor. Çünkü o süreçte sürekli hedefleri ve başarıyı düşünüyorsun." açıklamasında bulundu.
"Ay-yıldızlı formayı taşımak gurur verici"
Ay-yıldızlı formayı taşımanın çok gurur verici olduğuna da işaret eden Elif Akyüz, şöyle konuştu:
"Ay-yıldızlı formayı taşımak, Türkiye'nin ismini yurt dışında başka ülkelere tanıtmak ve böylesine önemli başarıları kazanmak gerçekten benim için çok gurur verici bir durum. Bazı ülkeler, ülkemizi tanımamış olabiliyor. Bizim sayemizde Türkiye ile tanışıyorlar. Böylece ülkemizin sporda ne kadar başarılı olduğunu ve sporu ne kadar desteklediğini görüyorlar. En önemlisi Türk sporcusunun ne kadar yetenekli olduğunu görüyorlar. Ardından da bu insanlar Türkiye'ye seyahat düzenlemek istiyorlar ve buraya geliyorlar."
Türk sporcuların yeteneklerine değinen Elif Akyüz, "Türk sporcularda yetenek var. Bunun yanı sıra zeki sporcularımız da var. Bu nedenle Türk sporcular daha çok çalışırsa başarılı olabilirler." dedi.
Cumhuriyet'in 100. yılına 9 kez dünya şampiyonu olarak girmenin çok güzel olduğunu da söyleyen Elif Akyüz, şu ifadeleri kullandı:
"Ülkemiz her alanda çok güzel ilerleme katediyor. Gerek spor anlamında, gerek savunma sanayisinde ve gerekse eğitimde güzel işler yapılıyor. Bunu tüm dünyaya da gösteriyoruz. Bu gerçekten çok güzel bir şey. Cumhuriyet'in 100. yılında benim adımın geçmesi ayrıca onur ve gurur verici. Umarım her spor branşında Türkiye'yi en şekilde temsil ederiz." AA