Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, tüp bebek tedavisi için kadının ziynet eşyalarını bozdurarak kullanan kocayı kusurlu buldu ve ziynet eşyalarının kadına iadesine hükmetti. Karar, boşanma sürecindeki çiftlerin mal rejimiyle ilgili önemli bir emsal oluşturdu.
Tüp Bebek Tedavisi ve Ziynet Eşyaları
Olay, Çorum'da yaşayan ve çocuk sahibi olma hayaliyle tüp bebek tedavisi gören bir çiftin boşanma sürecinde yaşandı. Tedavi masraflarını karşılamak için kadının ziynet eşyalarını bozduran koca, tedavi sonuç vermeyince ve çift boşanma kararı alınca tartışmaların odağı oldu. Kadın, ziynet eşyalarını geri almak için dava açtı.
Yerel mahkeme, kocanın ziynet eşyalarını tedavi için kullanmasını haklı buldu. Ancak kararı temyiz eden kadın, Yargıtay 2. Hukuk Dairesine başvurdu.
Yargıtay: Ziynet Eşyaları Kadının Kişisel Malıdır
Yargıtay, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyalarının kadının kişisel malı olduğunu ve kim tarafından alındığından bağımsız olarak kadına ait sayıldığını belirtti. Kararda, ziynet eşyalarının tedavi için iade edilmek şartıyla verildiğinin ispatlanamadığı vurgulandı.
Yargıtay, kocanın ziynet eşyalarını iade etmeme şartıyla aldığına dair bir kanıt sunamaması nedeniyle, eşyaların kadına iade edilmesi gerektiğine karar verdi.
Avukat Azar’dan Değerlendirme
Kararı değerlendiren avukat Mehmet Azar, Yargıtay’ın emsal teşkil edecek bir karara imza attığını ifade etti. Azar, "Ziynet eşyalarının kadına ait olduğu ve iade edilmesi gerektiği kararı, boşanma sürecinde mal paylaşımıyla ilgili birçok dava için örnek olacaktır" dedi.
Azar, boşanma sürecindeki çiftlere şu uyarıda bulundu: "Evlilik birliği içinde ortak menfaat için kullanılan ziynet eşyaları, eğer iade edilmeme şartıyla verildiyse erkek iadeden sorumlu olmaz. Ancak bu şartın varlığı ispatlanamazsa erkek, eşyaları kadına iade etmek zorundadır."
Emsal Kararın Önemi
Yargıtay’ın verdiği karar, ziynet eşyalarının hukuki statüsünü netleştirerek evlilik birliği içerisindeki ortak menfaatlere yönelik harcamalarda iade şartlarının önemine dikkat çekiyor. Bu karar, özellikle tüp bebek tedavisi gibi maliyetli süreçlerde eşlerin yükümlülüklerini yeniden tartışmaya açabilir.
