Hayatımız süresince içerisinde bulunduğumuz veya bulunacağımız birçok olay ve durum vardır ve var olacaktır.

Bazıları istendik bazıları ise çok da istenen durumlar değildir. İstendik ve beklendik olan olaylar bizlerin hem istediği hem de çok zorlanmadığı durumlardır. Ancak çok beklenilmeyen ve istenilmeyen durumlar kimi zaman bizleri zorlamaktadır. Zorlama düzeyi bizlerin yeni durumlara açık olmamız, baş etme becerilerimizin olgunluğu, stres ve kaygı ile baş etme düzeyimiz ve problem çözme becerilerimizin varlığıyla daha fazla ilgilidir. Durumlara ve olaylara yönelik gösterdiğimiz reaksiyon veya tepkiler hem duygusal hem de ruhsal açıdan bizleri etkilemektedir.

İstenmeyen olaylar süresince eğer baş edemeyeceğimizi düşünüyorsak bazen bir kahraman diye nitelendirebileceğimiz birine, kahramanca diye nitelendirebileceğimiz bir tepkiye ihtiyaç duyabiliyoruz ya da hayal edebiliyoruz. Tüm bu çerçevede bir beklenti içerisine girebilmekteyiz. Çokça yorgunluk veya zorluk yaşamamız ve içinden çıkılamayacağını düşündüğümüz zamanlarda daha fazla bir beklenti oluşmaktadır. Tam da bu duruma örnek olabilecek ve bu durumdan yola çıkarak farkındalık sunacak bir hikâyeyle devam etmek istiyorum:

-Bir gün, adam ormanda gezerken bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını gördü. Kozasındaki küçük delikten çıkmaya çabalayan kelebeği saatlerce izledi.

Sonra adam, kelebeğin kozadan çıkmak için çabalamaktan vazgeçtiğini, gücünün kalmadığını düşündü. Kelebeğe yardım edeyim de kolayca çıksın diye düşündü ve kozadaki deliği daha rahat çıksın diye büyüttü.

Bu sayede kelebek kozasından kolayca çıkabildi. Fakat çıkmaya daha hazır değildi, bedeni hala kuru ve kanatları buruş buruştu. Adam, kelebeğin gücünü toplayıp, kanatlarını açıp, uçacağını düşünüyordu. Ama Kelebek kozasından zamanından önce çıkmıştı. Ne kadar çabalasa da uçamadı ve buruşmuş kanatlarıyla yerde sürünmeye devam etti.

Adam iyi niyetli bir şekilde kelebeğe yardım etmeyi istemişti ama bilmediği nokta; kelebeğin kozadan çıkmak için çabalaması, bedenindeki sıvının kanatlarına gitmesini ve bu sayede doğru zamanda kozasından çıktığında uçabilmesini sağlayacaktı.

Bizler bazen aynı hikâyedeki kelebeğe yardım eden bir tepkiye ya da kişiye ihtiyaç duyabilmekteyiz. Ancak aynı şekilde hikâyede var duruma benzer olarak; hayatımıza ve yaşam kalitemize/koşullarımıza doğrudan etki edecek bu tepki kimi zaman çok da sağlıklı değildir.

Bizler yaşamın zorlukları ile mücadele ederken kimi zaman ruhsal olarak yorulmuş ve bitkin hissederiz. Bu sayede de artık hayatımızın zorluklar içinden çıkılmaz bir hal aldığında mükemmel ve sorunsuz hayatın hayalini kurmaktayız. Ya da var olan sorunların ortadan kalkmasını, yok olmasını istemekteyiz.

Hikayeden de baz alarak bir genelleme yapmak gerekirse: hayatımız boyunca çokça olay, durum, kişi ile karşılaşmaktayız. Bazıları zorlasa da bazıları istendik olsa da şunu unutmamalıyız ki her anı, bizlere kazanım da sunmaktadır. Yaşadığımız olayların yaşamsal tecrübemize doğrudan katkısı vardır. Bizleri geliştirmektedir. Hayata dair problemler baş etme becerisi, stresle başa çıkma, duyguları yönetme, v.b. kazanımlar sağlamaktadır. Bahsettiğimiz durumlara yönelik kimi zamanlarda karşılaşılan benzer tepkileri verirken bu tarz kazanımları düşünmek ve olaya dair farkındalığımızı arttırmak bizlere daha sağlıklı sonuçlar kazandıracaktır.

Keyifli okumalar.