Ege’nin incisi Manisa, bereketli toprakları, köklü tarihi ve mistik havasıyla geçmişten günümüze birçok hikayeye ev sahipliği yapıyor. Yalnızca Osmanlı’nın şehzadelerini yetiştirmekle kalmayan bu şehir, aynı zamanda manevi miraslarıyla da adından söz ettiriyor. Kentin; camiileri, türbeleri ve efsaneleriyle insanı içine çeken bir atmosferi var. İşte bu mistik havanın en özel köşelerinden biri de, Aynı Ali Türbesi!
Manisa merkezde yer alan Aynı Ali Türbesi, herkes tarafından ziyaret ediliyor ve biliniyor… Mahallesi bile olan Aynı Ali’nin efsanesini sizler için araştırdık!
Gelin herkesin duyduğu Aynı Ali efsanesini inceleyelim...
EVLİYA ÇELEBİ’NİN SEYAHATNAMESİNDE GEÇMİŞ
Manisa’nın merkezinde bulunan Aynı Ali Türbesi, halkın sıkça ziyaret ettiği, dilekler dilediği, dualar ettiği manevi bir nokta.
Yapının tam olarak kime ait olduğu bilinmese de, 16. ve 17. yüzyıldan kaldığı düşünülüyor. Ancak hakkında kesin olarak bilinen bir şey var: Burada yatan zat, halk arasında büyük saygı gören bir Bektaşi şeyhi!
Fatih Sultan Mehmet ve II. Bayezid döneminde yaşadığı söylenen Aynı Ali Dede’nin tekkesi bir zamanlar önemli bir dini merkezdi. Evliya Çelebi bile Seyahatname’sinde buradan bahsedip şu sözleri kaydeder: “Aynı Ali Medresesi evvelce Bektaşi Tekkesi idi. Şimdi hariç medresedir ama inşallah yine tekkesi olur.”
AYNI ALİ DEDE’NİN EFSANESİ NEDİR?
Aynı Ali Dede’nin efsanesi de halk arasında büyük ilgi görüyor. Efsaneler onun sıradan bir insan olmadığını, adeta bir keramet sahibi olduğunu anlatıyor.
Rivayete göre, Manisa’da bir kadının oğlu savaşta esir düşer. Düşmanlar onu uzak bir kaleye hapseder. Annesi, çaresizlik içinde Aynı Ali Dede’ye gidip ondan yardım ister. Dede, kadına şaşırtıcı bir şey söyler: “Eğer bana kızarmış bir tavuk getirirsen, oğlunu esaretten kurtarırım”."
Kadın, ne anlama geldiğini bile anlamadan hemen bir tavuk pişirir ve getirir. Ama Aynı Ali Dede, tavuğu yemeyecektir… Bir köpeğe atar! Köpek, tavuğu kaptığı gibi hapsolunan kaleye doğru hızla koşar. Oradaki nöbetçilere saldırıp dikkatlerini dağıtır. İşte tam o sırada genç asker bir fırsat yakalar ve esir tutulduğu kaleden kaçarak annesine kavuşur!
Bu olay Manisa’da büyük yankı uyandırır. Herkes Aynı Ali Dede’nin keramet sahibi olduğuna herkes inanır.
Zaman geçer, nesiller değişir… Ama Aynı Ali Dede’nin hikayesi unutulmaz. Ölümünün ardından onun adına türbe ve cami inşa edilir. . Bugün hâlâ Manisa’da, türbenin güneydoğusunda, efsanede bahsi geçen zincir sergilenmektedir.
Ayni Ali Dede’nin türbesi, Manisa’nın manevi değerlerinden biri olarak halk arasında saygı görmeye devam ediyor!
