Manisa’da meyve üreticileri için kritik uyarı geldi. Tarım ve Orman Müdürlüğü, özellikle ayva, elma ve armut bahçelerinde ‘Ateş Yanığı’ (Ateş Yanıklığı) (Erwinia amylovora) hastalığının yayılmaya başladığını duyurdu.

Manisa’da Üreticilere ‘Ateş Yanıklığı’ Uyarısı

Manisa’nın Salihli ilçesinde Tarım ve Orman Müdürlüğü, yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarından olan ayva, elma ve armut üreticilerini ateş yanığına karşı uyardı.

Yapılan açıklamada "Salihli’de ayva, elma ve armut bahçelerinde yapılan fenolojik gözlemlerimiz ve erken uyarı sistemlerimiz verileri doğrultusunda ayva, elma ve armutlarda Ates Yanıklığı (Erwinia amylovora) mücadelesi zamanı gelmiştir. İlaçlamalar da meteorolojik şartlara dikkat edilerek arılara zarar vermemek için akşam saatlerinde ve bakanlığımızca tavsiyeli olan ilaçların kullanılması önem arz etmektedir. Üreticilerimize önemle duyurulur" denildi.

 

Emeklilerin gözü bu tabloya çevrildi! Uzman isim oran verdi! Emeklilerin gözü bu tabloya çevrildi! Uzman isim oran verdi!

Ateş Yanıklığı Hastalığı Belirtileri

Ateş yanıklığı, bitkilerde görülen ciddi bir bakteriyel hastalıktır ve adını, neden olduğu belirgin "yanmış" görünümden alır. Aşağıda, hastalığın en karakteristik belirtileri detaylı şekilde açıklanmıştır:

  • Yanık Görünümü: Enfekte bitki aksamı, adeta ateşte yanmış gibi siyahlaşır. Bu, hastalığın en dikkat çekici belirtisidir. Özellikle sürgün uçları geriye doğru kıvrılarak "çobandeğneği" şeklini alır.
  • Bakteriyel Akıntı: Nemli hava koşullarında, enfekte kısımlarda krem rengi sütümsü bir akıntı oluşur. Bu akıntı kuruduğunda elmalarda amber rengine, armutlarda ise kahverengiye dönüşür. Bu renk değişimi, hastalık etmeninin karakteristik işaretidir.
  • Çiçek ve Meyve Belirtileri: İlk belirtiler genellikle çiçeklerde görülür. Tek bir çiçek ya da tüm çiçek demeti suda haşlanmış gibi görünür, solar, büzüşür ve zamanla siyahlaşır. Enfeksiyon çiçek tablasına ilerleyerek burada da koyu yeşil, haşlanmış benzeri bir görüntü oluşturur. Takiben genç meyveler de hastalığa yakalanabilir.
  • Sürgün ve Dallar: Hastalık ilerledikçe genç sürgünler siyahlaşır, uçları 180 derece geriye kıvrılır. Bu özel görünüm “çobandeğneği belirtisi” olarak adlandırılır. Dal ve gövdelerde ise enfekte alanlar içeriye doğru çöker, kırmızımsı-kahverengi renkte lekeler oluşur.
  • Kabuk Altındaki Değişiklikler: Enfekte dal ve gövde bölgelerinde kabuk bir bıçakla kaldırıldığında, altındaki dokuların kahverengileştiği ve bu renk değişiminin sağlam dokulara doğru yayıldığı görülür. Bu da içten içe ilerleyen enfeksiyonun habercisidir.

Ateş Yanıklığı Hastalığında Kontrol Yöntemleri

Ateş yanıklığı hastalığı, tarımda önemli ekonomik kayıplara yol açabileceğinden dolayı sadece kimyasal değil, biyolojik, kültürel ve mekanik yöntemlerin bir arada kullanıldığı entegre bir mücadele programı ile kontrol altına alınabilir. Tarım ve Orman Bakanlığı’nda yer alan bilgiler şöyle:

“Hastalığın kontrolü için; dezenfeksiyon, budama, imha, ağacı besleme, dayanıklı veya toleranslı kültivar kullanımıyla birleşmiş bir kimyasal kontrol içeren entegre bir program tavsiye edilir. Kuzey Amerika’da, çiçeklenme sırasında streptomisin püskürtmek kontrol sağlamaktadır. Özellikle iklimsel bilgiye dayanan uyarı sistemleri hastalığın başarılı ve ekonomik bir şekilde kontrol edilmesi için geliştirilmiştir (Thomson et al., 1982, Billing, 1984, 1990; Lightner & Steiner, 1990). Kuzey Avrupa’da, tarımda streptomisin kullanımına izin verilmediği için, flumequine, kasugamycin, fosetyl-Al gibi başka kimyasallar denenmiş ve belirli ölçülerde başarı sağlanmıştır. Oxonilic asit (Hikiki et al., 1989) ateş yanıklığının kontrolünde ümit verici bir kimyasal olarak görülmektedir. (Jones & Byrde, 1987; DimovaAziz, 1990).”

Kaynak: İHA-Haber Merkezi