Türkiye'deki asgari ücretin belirlenmesi süreci, özellikle işçi kesimi için büyük bir önem taşıyor. Bugün, asgari ücret tespit komisyonunun ikinci toplantısı sona erdi.
Toplantı sonrası işçi tarafını temsil eden Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, sürece ilişkin açıklamalarda bulundu. Ağar, rakamın henüz netleşmediğini ve işçi kesiminin insanca bir ücret talep ettiğini belirtti. Üçüncü toplantının sonuç odaklı olmasını beklediklerini söyledi.
Rakam Yine Çıkmadı: Toplantıda Ne Konuşuyorlar?
Ağar şunları dile getirdi:
"Görüşmelerinde komisyon olarak biz iş ve işçi temsilcisi olarak bugünkü görüşmelerimizde yine asgari ücretle de geçinilmediğini, insanlarımızın ev kirasını, mutfağını, çocukların ihtiyaçlarını karşılayamadığını ve bununla ilgili geçmiş yıllarda yapmış olduğumuz toplantılarda birinci toplantı, ikinci toplantı, üçüncü toplantı, dördüncü toplantıya kadar herhangi bir ücretin belirlenmediğini, dolayısıyla son açıklama saatine 10 dakika kala rakam söylendiğini ve açıklama yapıldığını ve dolayısıyla hiçbir yaptırım gücümüzün olmadığını söyledik.
Dolayısıyla bunun karşılığında gerek işveren temsilcilerimiz gerek hükümet temsilcileri bir rakam açıklayın dedik. Bu rakam üzerinde kamuoyuyla paylaşalım.
Kamuoyunda bu rakamları gündeme getirelim. Ona göre bir yol çizelim dedik. Ancak rakam açıklanmadı. Şimdi tabii bize şu söylendi. Dediler toplu iş sözleşmesinde rakam getiriyorsunuz.
Elbette ki getiriyoruz toplu iş sözleşme döneminde. Toplu iş sözleşmesi pazarlık masası. Toplu iş sözleşme müzakere masası.
Asgari ücret pazarlık masası değil. Asgari ücretle çalışan insanların başlangıç ücretinin belirlendiği bir ücrettir. Dolayısıyla toplu iş sözleşmeler aylarca sürer.
Aylarca masada müzakere yapılır ve sonuçta bir yere gelinir. Anlaşamadığın zaman grev aşamasına kadar yolumuz var.
Bugün 8 milyon iş gücüne katkısı bulunan asgari ücret ücretinin konusunu yani Türkiye'de örgütlüden kat kat fazla asgari ücretle çalışan arkadaşlarımızın sıkıntılarını bugün görüşüyoruz.
O nedenle ülkede yaşam şartları belli, yaşam koşulları belli. Bunu dikkate alınarak ücretin belirlenmesi lazım. Sayın Hazine ve Maliye Bakanımız kötü günler geride kaldı diyor....
Geride kalması elbette ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını mutlu eder, sevindirir. Madem kötü günler geride kaldıysa bu güzel günlerden, iyi günlerden biz de faydalanmak istiyoruz. Dolayısıyla bu gelecek güzel günlerden, madem kötü günler geride kaldı, bu asgari ücretli vatandaşımız vatandaşlarımızın yüzünü güldürelim.
Evlerinin kirasını verebilsinler, çocukların ihtiyaçlarını karşılayabilsinler, mutfaktaki tenceresini kaynatabilsinler. Bunları görüştük. Bunları tartıştık ve dolayısıyla 50 dakikalık bir görüşmemiz oldu.
Önümüzdeki hafta, Çalışma Bakanlığımız bize 3. toplantı gününü bize bildirecekler. Bugün belli olmadı. Dolayısıyla toplantımızı bu vesileyle de bitirmiş olduk.”