Türkiye’nin batısında, bereketli Gediz Ovası’nın kıyısında yer alan Manisa, binlerce yıllık geçmişiyle kültür ve tarihin iç içe geçtiği bir şehir.

Şehzadeler’in yetiştiği bu topraklar yalnızca Osmanlı dönemindeki önemiyle değil; çok daha eski dönemlere uzanan izleriyle de göz kamaştırıyor. Mitolojik anlatılardan tarihi surlara kadar uzanan bu kentte bir yapı var ki zamana karşı ayakta durmayı başarmış: Manisa Kalesi. Bugün çoğunlukla kalıntılarından ibaret olsa da bu kale bir zamanlar kentin kaderini belirleyen yapılardan biriydi.

Spil Dağı’nın Zirvesinde Bir Muhafız

Manisa’nın güneyinde, Spil Dağı’nın sarp kayalıklarında yer alan Manisa Kalesi, kente tepeden bakan konumuyla adeta tarih boyunca şehrin bekçiliğini üstlenmiş bir yapı. Bugün sadece kalıntıları ayakta olsa da bu kale bir zamanlar hem askeri hem de kültürel anlamda büyük bir öneme sahipti.

Kale ‘iç kale’ ve ‘dış kale’ olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Eski adıyla Sipylos olarak bilinen bu dağlık bölgede, kale Hellenistik Dönem’de Magnesia kentinin akropolü olarak çıktı. Kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmese de kalenin çevresinde bulunan sur kalıntıları yapının savunma amaçlı inşa edildiğini açıkça ortaya koyuyor.

Sarsıntılarla Yıkıldı… Tekrar Ayağa Kalktı!

M.S. 17 yılında yaşanan büyük deprem, kaleye büyük hasar verdi. Ancak bu tarihî yapı, Bizans döneminde yeniden inşa edildi. Özellikle “Sandıkkale” olarak bilinen iç kalenin güçlü surları, Arap akınlarına karşı dirençli bir savunma haline getirildi.

1222 yılında Bizans İmparatoru III. Joannes Dukas Vatatzer tarafından tekrar inşa ettirilen kale, 14. yüzyıl başlarında da güçlendirilerek kentin koruyucu duvarı olmaya devam etti.

Saruhanoğulları Beyliği döneminde kale, stratejik önemini korudu. Saruhan Bey’in yaptırdığı ve kalıntıları günümüze ulaşan Hacet Mescidi, kaleye dini bir boyut kattı.

Osmanlı hâkimiyetiyle birlikte kale restore edildi. Ancak 15. yüzyılda surların tahrip olmasıyla birlikte kale önemini yitirdi. Şehir surların dışına taşarak yeni bir yerleşim kimliği kazandı.

Manisa’da Pazar günü şenlik var!
Manisa’da Pazar günü şenlik var!
İçeriği Görüntüle

Birçok Gezginin İlgisini Çekti

17. yüzyılda kale çalkantılı bir dönemden geçiyordu. Eşkıya faaliyetlerine sahne olan kale aynı zamanda seyyahlarında ilgisini çekti.

Polonyalı gezgin Simeon kale yakınlarında bir Ermeni kilisesinden bahsederken, Kâtip Çelebi 1654’te kale surlarının harabe hâline geldiğini not etti.

1671 yılında kaleyi ziyaret eden Evliya Çelebi ise kale hakkında ayrıntılı gözlemler yaparak tarihe önemli bir kaynak bıraktı.

Manisa Kalesi’ne Nasıl Gidilir?

Manisa kent merkezine oldukça yakın olan kaleye özel araçla ya da toplu taşıma ile rahatlıkla ulaşılabiliyor. Spil Dağı’nın eteklerinden başlayan doğa yürüyüşü rotalarıyla doğayla iç içe bir keşif de yapabilirsiniz!

Kaynak: Manisa Kulis Haber