Geçtiğimiz günler Sümer abimi bodrumda ziyarete edeceğimi sizlerle paylaşmıştım. Ama bu programı gerçekleştiremedik. Benim Kuşadası’na gitmemden Bodrum seyahatimi bayram sonrasına erteledik. Geçen gün telefonla görüştüm Sümer abim ile. Uzun sohbet ettim. Kendisi tarımla ilgili önemli bilgiler paylaştı. Açıkçası ilgimi de çekti. 2Sayın bakanım bunları bana gönderseniz ben köşemde yazsam’ dedim. Sağ olsun Sümer abim oğlum Gökhan mail atmış. Özellikle küresel ısınmadan kaynaklanan tarımsal konulara değinmiş. Sümer abimin tarımla ilgili notlarını sizler aktarıyorum.
DÜNYAMIZI TAMAMEN KORUYARAK 10 MİLYAR İNSAN NASIL BESLENİR?
Sevgili Ertuğrul,
Türkiye’nin de dahil olduğu Avrupa kıtası bu yaz kavurucu sıcaklar yaşadı, halen de yaşıyor. Özellikle Fransa geçtiğimiz günlerde 40-50 yılın rekorlarını kırdı.
Dünyamız, esasen, iklim değişiklikleri olarak bilinen aşırı ısınmanın ciddi riskleri ile karşı karşıya bulunmaktadır. Bugün gezegenimizin birinci önceliğe sahip konusu da budur. Bilindiği üzere, Birleşmiş Milletler (BM) önderliğinde uluslararası camiada aşırı ısınmaya karşı ülkelerce alınması gerekli bazı önlemler gündeme getiriliyor. 2016 yılında Paris’te gerçekleştirilen toplantı bu alanda en umut verici olarak kabul görüyor. 2020 yılından itibaren daha köklü tedbirleri barındıran uygulamalara geçilmesi milletlerce taahhüt edildi. Umarım bunlara uyulur.
Üzerinde durmak istediğim ise daha güncel bir toplantı. Tarım ülkesi olan ülkemizi de yakından ilgilendiren bu gelişmeye bizim basınımızda rastlamadım. Vardı da ben görmemişsem bundan da memnuniyet duyarım.
İsviçre’nin Genevre şehrinde 2-6 Ağustos tarihlerinde, Birleşmiş Milletler’in iklim değişiklikleri alanındaki yüzlerce uzmandan oluşan grubu bir toplantı gerçekleştiriyor. Toplantının amacı şu: 2050 yılında 10 milyar insanın beslenmesi gerekecek. Hedef bu. Dünyamızı tamamen koruyarak öngörülen bu hedefi gerçekleştirmede toprağın, arazinin sürekli yönetimi nasıl olacak? İklim değişikliğinin hem kurbanı hem de motoru (itici gücü) olan tarım neticede bu tartışmaların merkezinde yer alıyor. Toplantı sonunda, 8 Ağustos’ta, bu rapor kamuoyuna sunulacak. 1200 sayfayı bulan bu bilimsel analiz güncel sorunlarla ilgili tüm konuları kapsıyor.
196 ülke temsilcisinin onayını alan özet bir versiyon, ileriye dönük kararları alırken onlara rehber olması amacıyla kamu yöneticilerine gönderilecek.
Aynı zamanda sorunun ve çözümünün önemli bir parçası olan tarım, temel problemin merkezinde bulunuyor.
Dile getirilen birkaç konu şöyle:
• Tarım, iklimi anlamlı bir şekilde tekrar soğutabilecek yegane meslektir.
• Et tüketilmesinin azaltılması iklimin soğutulmasına katkıda bulunacaktır. Örneğin 4X4 araç kullanan bir vejeteryan, bisikletli bir etoburdan daha az karbon üretiyor.
• Meyve ve sebze, fiyatı ne olursa olsun, ithale kesinlikle hayır! Kışın çilek? Uçakla besin ithal etmek çılgınlıktır! Meyve ve sebze mevsimlerinde tüketilmeli, tercihen mealinde.
Kuşkusuz bu ve diğer görüşler, dayandığı bilimsel gerekçeleriyle ele alınıyor, analiz ediliyor.
Sonuç itibariyle, dünyamızı korumak için yemek tabaklarımızda neleri bulunduracağımızı gözden geçirmek zorundayız.
Manisa’mızı da yakından ilgilendiren bu konuyu, seninle ve tüm hemşerilerimle paylaşmak istedim.
Sevgiler,
SÜMER ORAL