“Cam gibi göreceksiniz Dünya’yı” diyerek

Reklam yapıyor, Bir lens firması.

Bu kadar slogana, reklama

Masrafa gerek yok!

Biz zaten

Seçtiklerimiz sayesinde görüyoruz

Dünyanın 4 bucak,

Sonumuzun kucak olduğunu!

Makus kaderimizde var

Bir kucaktan kalkıp,

Bir diğer kucağa oturmak!

Bir yanda

İktidarların çizdikleri Tozpembe tablolar.

Bir yanda

Vivaldi’nin, fours season ( 4 mevsim )

Konçertosunun katkılarıyla

Her şey güllük gülistanlık

Nasıl olsa, Erik dalı gevrektir/

Halkımızın yüreği gevşektir!

Diğer yanda gözyaşı, kan, barut, savaş, ceset torbaları.

Sonrası Itri’nin segah marşı!

Milyonlarca insan rüzğara kapılmış,

Kuru yaprak misali sınırdan, sınıra sürükleniyor.

Cam gibi görüyoruz,

Çocukların önünde katledilen anneleri!

Kadının,

Dünya kadın emekçileri gününde

Emeğin karşılıksız kalmadığını, günlük biber gazı

Cop yiyerek nafakasını aldığını..

Allah bereket versin, sayenizde

Karnımız aç olsa da, sırtımız pek…

Hiç cam gibi görmez miyiz Dünya’yı?

Güçlünün güçsüzün tepesine

Horoz gibi bindiğini!

İşçinin karın tokluğunu çalıştırıldığını,

Tıkını çıkardığında kapı önüne konduğunu…

Boşuna uğraşma lens firması

Bize kakalayamazsın, gerçekleri gösterecek gösterecek lensleri!

Adalet tanrıçasının gözü bağlanmış,

Bizimkiler dağlanmış olsa da. 3.ncü gözümüz ile görüyoruz

Terazinin adalet ve hukuk tartmadığını.

Kantarın topuzunun,

Egemen güçlerden yana kaçtığını.

Cin gözlü iktidarlar sayesinde!

Aç mı var, açıkta kalan mı?

Bu güne kadar, ne duyduk ne gördük!

Salt, onlar ejderha meyvesi yerken

Enflasyon canavarı milleti yiyor.

Parklar kuytular açık hava oteli.

Yazın hadi neyse, idare eder de.

Kışın kardan yorgan,

Buzdan yastık, boyun tutulmasına sebep oluyor!

Cam gibi görüyoruz dünyayı kardeşim!

Kurum kuruluş oda derneklerde

Şeffaflık, hesap verilebilirlik.

Sorumluluk vatan millet aşkı dorukta!

İşimize gelmezse, yerle bir ederiz, bir solukta.

Lens ile cam gibi görmek ne kelime

Kartal gözü ile görüyoruz!

Yandaşlıkları iltimasları

“Yağma Hasan’ın böreğinin”  götürülüşlerini!”

Az kaldı.

Takılan Mercek ile mercimeğin,  elma.

Fasulye ile Nohut’un, Diyarbakır karpuzu büyüklüğünde gösterilmesine

Asgari ücretin cüzdana sığmayacağını, harca harca bitmeyeceğine!

Çarşı, pazarın  ekonominin, süt liman olduğuna inanacağız.

Göreceğiz Hanya’yı, Konya’yı.

Oysa yıllarca önce

Güneşli günler, güzel günler göreceğiz demişti Nazım!

Güneşi değil de,

Ampulü gördük!

Birde,

Milleti kör eden pembe lensleri!