Her sabah dünya yeniden kurulur, her sabah taze bir başlangıçtır.
Bu söz gençlik yıllarımızda elimizden hiç düşürmediğimiz TERCÜMAN gazetesinin sloganıydı. Sanırım rahmetli Kemal Ilıcak da onu New York Times gazetesinin girişindeki levhadan esinlenmiş. Gerçekten de her sabah dünya yeniden kurulur ve taze bir başlangıç yaparız ama her yeni gün acaba bir öncekinden ya da ondan öncekilerden daha iyi mi olur? Yoksa gelen gideni aratır mı? Tabi bu herkese göre değişiklik gösterebilir ama toplumlar, ülkeler, milletler, farklı guruplar, sınıflar, aileler için iyidir ya da değildir denilebilir.
Yıllar için de aynı şeyler düşünülebilir. 31 Aralık akşamı da dışarda eğlenen mutlu azınlıklar hariç çoğumuz geceyi evlerimizde geçirir, saat 24 den sonra geride bıraktığımız yılın olumsuzluklarını sıralar, karşıladığımız yılda bunların yaşanmaması için dualar ederiz. Bu temenniler, dualar TV’ler, radyolar, sosyal medya ve internet vasıtasıyla milyonlara hatta milyarlarca insana ulaşır. Herkes kendi dininde, inancında bu dualara eşlik eder. Sabah uyandığımızda ise yeni bir yıla taze bir başlangıç yapmanın heyecanını, mutluluğunu yaşarız.
Sizlerden uzunca bir süre ayrı kaldım. Ara sıra birkaç haftalık ayrılıklar olabiliyordu ama bu kez birkaç ayı buldu. Nişanlar, düğünler derken seyahatlerimiz oldu. Onlar bitti tam klavyenin başına geçmeye hazırlanırken Ankara’ya dönüş oldu. Başkente gelince elbette bizi bekleyen çoktu. Ülkenin içinde bulunduğu siyasal çıkmazdan kurtulabilme amacıyla Türkiye’nin birleştirici gücü, çimentosu merkez sağ siyasal hareketi yeniden güçlü konuma getirecek gayretlerin içine girdik. Yerel seçimlere az bir zaman kala kafa karışıklığına neden olmamak için şimdilik ara verdik. Umarım seçim sonrasında bomba gibi gelişmelerle karşınızda olurum. Zira köylüsü, kentlisi, esnafı, sanatkarı, tüccarı, sanayicisi, yaşlısı genci, erkeği kadını, işçisi, memuru, çalışanı, emeklisi, öğrencisi, işsizi, dul ve yetimleri milletçe bıktık usandık. Önlenemeyen enflasyondan, pahalılıktan, çifte standarttan, kayırmacılıktan, haksızlıklardan, hukuksuzluklardan, anayasanın hiçe sayılmasından, emekliye layık görülen yoksulluk sınırını bile aşamayan adaletsiz maaş zammından, keyfilikten, kural tanımazlıktan, Cumhuriyet düşmanlarına, şeriat çığırtkanlarına göz yumulmasından bıktık usandık.
İşte bu tartışmalar içinde 2023 yılını da tükettik. Ne yazık ki, bunlar yeni yılın ilk günlerinde de sürdü gitti.
Bizim de amacımız yeni yılla birlikte tüm olumsuzlukları geride bırakıp yeniden taze bir başlangıç yapmaktı. İşte bugün bu taze başlangıcı yapmak üzere klavyenin başına geçtim. Umarım hiç olmazsa bugünden sonra olumsuzlukları geride bırakmaya başlarız.
Sizinle beraber olmadığımız aylarda yaşananlardan önemli saydığım bazı konulara günler içinde değineceğim elbette. Tabi ki önceliğimiz 31 Mart seçimleri olacak. Adayların bir kısmı açıklandı bir kısmı da belki bu yazı yayına girmeden açıklanacak. Onları da değerlendireceğiz, elbette doğru adayların yanında, yanlışların karşısında olacağız. Liderlerin hatalı tercihlerini de yatıracağız masaya, unutmayın ki onların hatalarını milletçe biz ödüyoruz.
Yeni yılda yeni bir başlangıç hayırlı olsun. Yeni yılda tüm olumsuzlukları geride bırakıp 2024’e umutla bakalım. Umudumuzu yitirmeyelim, unutmayın elinizdeki tek koz oyunuzdur. Onu iyi değerlendirin keşke dememek için hakkını verin. Hakkın, haklının yanında olun. Kalın sağlıcakla…