Yakın siyasi tarihin en baş döndürücü günlerinden birini yaşadık...
6’lı Masa olarak nitelendirilen Millet İttifakı’nın paydaşları arasında siyasi hamleler atılırken sıcak gelişmeler dün gün boyu tüm gündemi abluka altına aldı.
Millet İttifakı’nın ‘aylardır’ açıklamakta imtina ettiği, masaya dahi getirmediği, yıpratmaktan korktuğu adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oldu.
Yıpranmasından korkulan, el bebek gül bebek saklanılmak istenen son 2 toplantıya kadar masaya dahi getirilmeyen adayın birkaç gün içerisinde yapılan sözüm ona ‘büyük’ siyasi hamleler ile kararlaştırılması da bana bir garip geldi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ‘kazanacak aday’ çıkışını bulduğu her platformda dile getirirken, muhalefet tarafından kazanması daha muhtemel görülen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın belediye başkanı olarak görevlerinde kalacağı da CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu tarafından sık sık dile getirildi.
Bu sümenaltı çekişmeler, masa içerisinde değil masa dışında yapıldı.
Bana garip gelen tarafı bu...
Koskoca 2 parti hiç mi oturup konuşmadı bu konuyu?
Neyse, seçim geçmişi pek de açık olmayan Kemal Kılıçdaroğlu’na yeni seçimde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında başarılar dilerim. Ne diyeyim.
Tabii, sosyal medya büyük bir güç.
Birini vezir de eder rezil de...
Şimdi şimdi Cumhuriyet Halk Partisi kanalları da nereden örnek aldılar bilmem, İYİ Parti’nin ilk çıkışında acımasızca saldırıya geçti.
Bu saldırılar ulusal yayın organlarının genel yayın yönetmenleri seviyesine kadar ulaştı.
Aylardır birlik, beraberlik mottosuyla toplanan partilerin bir anda bu denli bir saldırıya geçmeleri de bir garip geldi.
Küçük bir ayrılıkta birbirine giren kılıçlar, öte anlaşmazlıklarda ne halt yiyecek?