Galatasaray Falcao ile Kasımpaşa’yı yendi. Beşiktaş Gazişehir deplasmanında gazi oldu. Bugünkü yazımda daha çok Galatasaray’ın evinde Falcao ile kazandığı maçta Kasımpaşa karşısında oyunun sonlarında nasıl ecel terleri döktüğünü Şampiyonlar Ligi öncesi umut vermediğini yazacaktım. “Galatasaray ‘da bir şey yok Falcao’da her şey var” diye.

Ne zaman Cumartesi gecesi Gazişehir Beşiktaş maçına kadar bu maçta Beşiktaş’ın ağır yaralanması bir yana Gazişehir’in kartalı parçalamasına ramak kaldığında Kartal’ın pençesini göstermesi sarı ve kırmızı kartların üzerinde yapılan tartışmalar. Ve Gazişehir’in Milli maç arası Hatayspor’la yaptığı hazırlık maçında Kayodem’in kırmızı kartla oyun dışı kalmasına rağmen bu maçta oynaması Spor camiasında tansiyonun yükselmesine neden oldu. Gazişehir maçı kazandı kazanmasına kimse bir şey söyleyemezken. Kayode’min Beşiktaş karşısında oynamasını sağlayan Hukuk kurulunun kararları yorumcu Erman Toroğlu’nu çileden çıkardı. Federasyon başta olmak üzere söyledikleri yenir yutulur cinsten değildi. Bütün gece maç Tvlerde konuşulmadı. Kayode’min bu maçta oynatılması için çevrilen entrikalar konuşuldu. Beşiktaş’ın kaderini Vida daha maçın başında Kayode’yi düşürmesi ile çizdi. Hakem Halil Umut Meler penaltıyı verdi. Vida’yı da kırmızı kartla oyundışı bıraktı. Penaltı Gazişehir’i öne geçirdi. Beşiktaş 10 kişi ile oynamak zorunda kaldı. İlk yarıda Gazişehir ileri hücumun hızlılığını skora yansıtacak gücü ve direkler olmasa Beşiktaş ilk yarı sonu soyunma odasına en az 3-5 farkla mağlup girerdi. İkinci yarıda Gazişehir bildiği oyunu oynadı. Ve 80 dakikada skoru 3-0 yaptı. Durumu hayretler içinde seyrediyorum. Abdullah Avcı’nın iki değişikliği Beşiktaş’a 2 dakika 2 gol getirince maçın havası şekli değişti. Gazişehir tam rahat kazandım diye sevindiği anda galibiyeti korumak için ecel terleri döktü. Burada bir enteresan durumda ben yazayım. Fenerbahçe’ye İstanbul’da fena yenilen Gazişehir evinde iki maçta aynı strateji ile kazandığı ortaya çıktı. Gençlerbirliği maçında da kırmızı kartla Ankara takımı eksik oynadı ve yenildi. Cumartesi gecesi de Beşiktaş aynı şekilde yenildi. Gazişehir takımın da demek ki çok uyanık futbolcular var ki rakibini sinirlendirerek eksik kalmasını sağlıyor. Daha sezonunun 4. Haftasındayız. Bu Süper Lig bu sezon saha da biteceğe benzemiyor. Bütün takımlar aynanın karşısına geçip haline bakmıyor. Federasyon hakem kurulu ve hukuk kurulu ile uğraşıyor. Zor dostum zor.

İŞİNE GELİNCE VAR, İŞİNE GELİNCE YOK

Bu maçın 90 dakikası içinde 3 tane dakika, çok önemli! 6, 75 ve 83... Çünkü bu dakikalar, bu maçın kırmızı noktaları. Neden mi?

6'ncı dakikada Antep'in en etkili adamı Kayode boş pozisyonda ceza alanında Vida tarafından indiriliyor. Eğer Vida bu yaşta bu tecrübe ile bu penaltıyı yapıyorsa, bu oyuncuya 'pardon' demek lazım. Daha oynanacak 84 dakika var.

Bırak, Antep gol atsın! Belki de kaçıracak.

Sonra G.Antep oynamaya başlıyor. Bir taraftan Karius çıkarıyor, bir taraftan direkler.. Yani Beşiktaş'ın kalesinde üç tane kaleci var. İki direk, bir Karius!

Daha ilk yarı Antep 3-4 farkla soyunma odasına girebilirdi. Hem beceriksizlik hem de şanssızlık nedeniyle 1-0 girdiler. Sonra 2 gol daha buldular ve dakika 75'e gelindi..

G.Antepli Kayode ve Beşiktaşlı Elneny, 'VAR' kararıyla atıldı. Çok doğru bir şekilde, 'VAR'ın olduğu yerde bu hareketleri nasıl yaparlar, iki futbolcuya da hayretler içinde bakmak lazım.

Kayode'nin atılması, G.Antep'in hücum gücünü sıfıra indirdi.

Ve dakika 83'e geldik. Beşiktaş ilk golü attı, Antep'te panik başladı… Bir dakika sonra Beşiktaş'ın ikinci golü geldi, Antep'te panik tavanda!

Ve iki taraf için de korku filmi gibi bir 7 dakika oynandı. Yatanlar, kalkanlar, kartlar havada uçuştu.

Hakem böyle bir maçı iyi yönetti. 'VAR' da zamanında müdahale etti. Ama aynı VAR, G.Saray maçında müdahale etmedi, o da ayrı bir konu.

'VAR' varsa her yerde 'VAR', yoksa hiç bir yerde yok! İşine gelince 'VAR', işine gelince yok! Tabii ki bu, Türkiye'deki 'VAR' için söylenen bir cümle… Bu kadar iyi kararlar veren Umut Meler, bir yerde hata yaptı. Hiç gereği yoktu ve oyun yine gerginleşti. Beşiktaş faul atacak, tartışmalar oluyor. Top en az 15 metre farklı yerden oyuna sokuluyor. Ne gereği var, yerinden attır, otoriteni tam hissettir. Aynı hareketlerde hem Antepli oyunculara hem de Beşiktaşlı oyunculara sarı kart gösterdin.

Maçın başında daha 6'ncı dakikada doğru bir penaltı çaldın. Doğru bir kırmızı kart çıkardın.

İşin zor tarafından iyi çıktın, kolayında yara alıyorsun.

Şu bir gerçek, Beşiktaş, 6'ncı dakikadan sonra hep bir kişi eksik kalmasaydı, G.Antep'i yenebilir miydi, yenerdi! Bu benim tahminim. Ama şöyle de bir benzetme de var: Halamın bıyıkları olsaydı, amcam olurdu! Beşiktaş, ancak sezon başında iyi puanlar alırsa devamını getirir. Haliyle bu takıma Burak girince daha farklı olacaktır. Ama sakatlar yetişene kadar bu takımın sakata gelmemesi gerekir. Küçük takımlarla büyük takımlar arasındaki fark işte burada. 3-0 öndesin, maçı aldım diyorsun ve dakika 83… Ama sonra maçı bitirmek için göbeğin çatlıyor.