Yıl 2010. 13 Temmuz’da Suriye’nin başkenti Şam’dayım. Manisa Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Gürkan Atılgan’ın 35 genç iş adamı ile 57 Şam Uluslararası Fuarı’nı geziyoruz. Ali Filizkan, Mehmed Hakkı Özbayır, Engin Etingü, Tarkan Kayhan, oğlum Gökmen de yanımızda. İzmir, Manisa ve Denizli’nin dev firmalarının standlarını geziyoruz.
Ortalık güllük gülistanlık. Türk olarak Suriye’nin neresine gidersek gidelim büyük ilgi görüyoruz. Tarkan Kayhan, “Başkan 37 derece sıcak var. Gel şu kapalı çarşıya gidelim. Arap kıyafetlerini alıp giyelim, öyle dolaşalım” diyor. Ulupark’ın işletmecisi Sebahattin abinin oğlu. Tarkan Ufuk Plaza’dan Ali ile yörenin giysilerini alıp giydik.
İlk anda Manisa heyetinden gelenler bile bizi arap kıyafetleri ile tanıyamadı. Osmanlı’dan kalma Şam’da Hamidiye ve Halep’te 2.Abdülhamit’in yaptırdığı 18 km. Uzunluğundaki Osmanlı çarşıları Suriye’nin turist çeken en önemli ticaret merkezleri. Türkiye’yi “Kardeş ülke” gören Halepliler bizleri sıcak karşılıyor.Esnafla yaptığımız alışveriş sırasında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Davos’ta söylediği “One minite” sözünü çok sık kullanıyorlar.
Suriye’nin başkenti Şam ve Halep başta olmak üzere rahatça geztiğimiz ve dost olduğumuz Suriye ve Esat’la yıllardır kanlı bıçaklıyız. Bugünlerde ülkemizin güvenliğini sağlamak için sınır ötesi harekat için Mehmetçik tetikte. Tam 9 yıl olmuş bizim Suriye’ye gidişimiz. İyi de olmuş.
Suriye harap olmadan gezme fırsatını bulmuştuk. Ali Filizkan’ın yazı dizisi de önümde. Birkaç gün Suriye’deki anılarını yazmaya çalışacağım. Çünkü ne Cumhur ittifakının ne millet ittifakının Manisa’da belediye başkan adaylarını açıklayacağı yok.
Geçen hafta bu iş biter dedik. Bu haftaya kaldı. Bakalım hangi ittifak adaylarını önce açıklayacak. Bu arada Suriye’ye girme durumunda yerel seçimlerin ertelenme olabileceği dedikodularını yaymaya çalışanlar da var. Ben ihtimal vermiyorum.