Özlem zengin edebiyattan
Zengin olmasına zengindi.
Lakin
Tarih dersinden fakir fukara idi.
Partisinden önce
"kadının
Adı da yok " değildi.
Daha o doğmadan 1934 yılında
Kendisine bağşedilen seçilme hakkını
Ak tolgalı beykerbeyinin verdiği sanrıları içersindeydi..
Bir sonraki fizik dersinde
Ampulü Edison değil biz bulduk derse..
Pervane olur ampule uçarım!
*******
Sözler icraatlar ortalığa saçıldı
Hastane açıldı!
Açılış sembolik olunca
Sahneye davet edilen
2 kadın milletvekili de günün değil
Lafın sonunda sembolik oldu!
Sözler
İcraatlar.
Vaatler
Milletvekilliği, bakanlık sembolik
Özgürlük, hürriyet, hak, adalet
Numunelik…
Va mı ? Va!
******
Çoğulcu demokrasilerde
Çoklu baro olmazsa olmazdır!
Çoğulculara göre,
Toplum içinde tek bir grup veya sınıf
Hâkim konumda değildir;
Bütün gruplar siyasî süreçte seslerini duyurabilirler.
Örneğin ülkemde
%49 oy alan muhalefet.
%51 oy alan iktidara bakan veriyor!
Muhalefetin verdiği her önerge kabul görüyor!
Bizdeki
Çoğulcu sistem ile çoklu baro gibisi
Dünya da yok!
Yoklar da,
Yoklamalarda Dünya lideriyiz!
Hele,
İşin sonunda gülmeyi verecek olsak ele!
Çoklu baromuzu görmeye görsünler!
Altlarına çiş
Kafalarından akıl kaçıracaklar.
***********
Sosyalleşmeyi öneririz
Sosyalist olmayı sakıncalı buluruz.
Sosyal mesafeyi
Sosyalistlere karşı milimetresine kadar koruruz.
Çünkü,
Sosyalizm sakıncalı bulaş olarak görülür!
Öze derinlemesine bakarsak aslında
Korunmak istenen rejimdir.
Rejimlerin sosyal medyaya
Yaklaşımları,
Sosyal davranış biçimi çağdaş değildir.
Anti sosyal bir biçimde
Sosyal medyayı baskı altına almak,
Kontrol etmek ister.
Günümüzde
“ Sosyalizm görüldüğü yerde başı ezilmeli” sözü
“Sosyal medyanın fişi çekilmeli” tümcesine evrildi.”
Evrildi, devrildi, 77 dile çevrildi.
Tüm Dünya da iktidarların
Sosyal medya istenci hiç değişmedi.
Yazılı, görsel basına “özgürlük” hep
SEMBOLİK kaldı!