Bugünkü yazımın konusu, AKUT Arama Kurtarma Derneği. Dolayısıyla, AKUT Manisa Ekibi. Türkiye’nin ilk arama kurtarma derneği olan AKUT'un biraz tarihçesinden bahsederek başlamak istiyorum yazıma.

1994 yılında Bolkar Dağları'nda kaybolan 2 üniversite öğrencisinin 14 gün arandığı ve sonuçsuz kalan arama çalışmaları sonrasında, dağları iyi bilen fakat arama-kurtarma konusunda bilgileri sınırlı olan bir grup dağcının bir araya gelmesiyle 1995 yılında kurulmuş. 1996 yılında AKUT resmî kuruluşunu tamamlamış, 1998 Adana-Ceyhan depreminde gösterdiği yararlılıklar nedeniyle, Bakanlar Kurulu kararıyla 19 Ocak 1999’da Kamu Yararına Dernek statüsü almış. 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen Marmara Depreminde 150 gönüllüsü ile çalışan AKUT 200’ün üzerinde insanın hayatını kurtarmış. Son olarak ülkemizi çok büyük acıya boğan 6 Şubat depreminde ise en ön saflarda arama kurtarma çalışmalarına katılmış.

Gönüllülük, karşılıksız yardımseverlik, başta insan hayatı olmak üzere tüm canlıların hayatına değer vermek, dürüstlük, güvenilirlik değerleriyle hareket eden AKUT, yalnızca Türkiye’de değil yurtdışında da tanınan, faaliyetlerde bulunan ve uluslararası standartlara uygun olarak kabul gören arama-kurtarma ekipleri içinde en deneyimli ve bilgili ekiplerden. Bu nedenle, dünya çapında faaliyet gösteren organizasyonların bünyesine Türkiye’den giren ilk arama-kurtarma ekibi.

Geçtiğimiz günlerde AKUT Manisa Ekibi biz gazetecileri misafir etti. Çok samimi bir ortamda bizleri çok güzel ağırladılar. Sohbet havasında geçen toplantıda AKUT'la ilgili haber konusu olabilecek birçok bilgiyi de öğrenmiş olduk. Manisa Ekip Lideri Kürşat Utku Satıoğlu yurtdışında bulunması nedeniyle toplantıya katılamadı ama, özür mesajının da yer aldığı bir mektubu bizlere iletildi. Yardımcısı Ümit Başkaplan ve ekip üyelerinin ev sahipliğinde hayat kurtaran AKUT'u, birinci ağızlardan daha bir iyi tanımış olduk.

Ekibe katılanlar yeterli eğitimi almadan kesinlikle sahadaki kurtarma çalışmalarına dahil edilmiyorlarmış. Birçok teorik bilgiler sonrası ve çeşitli pratik eğitimden geçerek o noktaya gelinebiliyormuş. Ekibe dahil olan kişinin kullanacağı kıyafet, çadır, bot gibi tüm kişisel  teçhizat ve ekipman bizzat kendisi tarafından karşılanıyormuş, öyle az tutar da değil öğrendiğime göre.

Derneğin geliri tamamen bağışlar üzerine. Ülkemizde izin almadan yardım toplayabilen az sayıda kuruluştan biri. Yüzde yüz gönüllülük esasıyla işleyişine devam eden AKUT, yapılan bu bağışlarla ihtiyaçlarını karşılıyor. Yani, ne kadar çok bağış yapılırsa teknik alt yapı ve ekipmanlarını daha da iyileştirerek her geçen gün daha çok cana el uzatabiliyorlar. Bana göre, gönül rahatlığıyla AKUT'a bağış yapabilirsiniz. Ben şahsen o güveni aldım tüm ekipten.

Toplantıda, rakamlarla da bugüne kadar yapılan operasyonlar konusunda bilgilendirmede bulunuldu.

AKUT Manisa Ekibi'nin yaptığı operasyon sayısı 126. Bu operasyonlarda kurtarılan canlı insan sayısı 52, hayatını kaybeden 27, canlı olarak kurtarılan hayvan sayısı ise 38 olarak aktarıldı.

13 yıldır Manisa'da faaliyette olan AKUT Manisa Ekibi, hafif bir ticari araç ve o aracın bagajındaki ekipmanla birlikte bir avuç adanmış insanla yola çıktığı o günden bugüne 100'e yakın gönüllüsüyle koca yürekli bir ekip olmuş günümüzde. Medyatik olmaktan kaçınan, fedakarlıkta evet en önde ama, tebrik kabulünde en arkada olmayı düstur edinmiş bir ekip AKUT. Bu yüzdendir ki, bazı felaket zamanlarında, 'AKUT' u göremedik, AKUT neredeydi?' diye soranlara da çok güzel bir cevapları var; "Bizi görmeniz mümkün değildi. Çünkü, biz enkazın içindeydik"

Tabii ki hiçbir zaman, hiçbir şekilde bir felaketin içerisinde olmayı istemeyiz. Ama şunu bilmeliyiz ki, ellerinden geldiğince güçleri yettiğince, Manisa da dahil olmak üzere ülkenin her karış toprağında yaşanması olası felaketlerde yardıma koşacak, el uzatacak, hayat kurtaracak binlerce AKUT gönüllüsü var. Hepsine de eğitimlerinde, çalışmalarında başarılar, iyilikler, sağlıklar diliyorum. Böylesi önemli bilgileri bizlerle paylaştıkları için, AKUT Manisa Ekibi'ne bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum.