Haddi aşma, hata, cehalet, gaflet gibi anlamlara gelen israf, ölçülerin dışına çıkmayı, özellikle mal veya imkanları meşru olmayan amaçlar için saçıp savurmaktır.
Çağımızın en önemli sorunlarından biri de bu israf konusu… Her şeyimiz bol ancak tüketilebilir enerji kaynaklarımız nereye kadar götürebilir bizi?
İhtiyacımız olandan fazlası israf, boşa kullandığımız her şey israf.
Elimizde olan nimetlerin ne kadar farkındayız? Bizim ulaşıp da diğer insanların ulaşamadığı ekmek, su ki bunlar en basiti. Ne kadar bilinçliyiz bu konuda?
Kendimiz sorgulamamız gereken konuların başında geliyor israf. Her şeyi ihtiyacımız doğrultusunda alsak, tüketsek, bu gaflete düşmeyeceğiz ama neden olmuyor?
Hem insani, hem dini boyutunu bilmemize rağmen düşüyoruz bu yanlışa.
Maalesef çöp atarken hepimiz şahit oluyoruz. Çöp tenekeleri, etrafları ekmek dolu… Birçok insan açlıktan ölürken, bizler bu durumdayız.
Gelelim su meselesine... Suyumuz her geçen gün azalıyor. Tüketim olarak değil ama savurdukça savuruyoruz. Şu sıcak günlerde bari suyun önemini kavrayalım da ona göre davranalım.
Boşa harcamadan, ihtiyacımız kadar… Hem bütçemiz hem de gelecek kuşaklar adına…
O kadar çok konu var ki giyecek, yiyecek derken savurmadığımız hiçbir şey yok neredeyse…
İsrafın önüne geçmenin tek yolu ihtiyacımız oranında tüketim yapmak, elimizden geldiğince tasarruf etmek…
Her şeyin tükeneceğinin farkında olmak… İnşallah bu farkındalığa ulaşırız… Kalın sağlıcakla…
