Hepimizin ağzından aynı cümleler dökülüyor… ‘Bir gün her şey yine eskisi gibi olacak…’ Normale dönmek mümkün mü? Artık sanmıyorum, zira normalin ne olduğunu hatırladığımdan emin bile değilim…
Felaketin olmadığı tek bir gün bile yok ülkede… Pek olacak gibi de görünmüyor. Toplumca dipsiz bir uçurumdayız. Her gün normale dönmeyi bekliyoruz.
Hep dert edindiğimiz, yakındığımız ve kendimizi mutsuz sandığımız günleri mumla arıyoruz.
6 Şubattaki depremde yaşadıklarımızdan sonra ‘normal’ hepimiz için ne yazık ki uzak bir ihtimal… Ben bunları yazarken depremin üzerinden tam 63 gün geçti… Hiçbirimiz o felaketten önceki gibi değiliz.
Bir daha da olamayız…
O sabah ilk aklıma gelen Maraş’ta ve Hatay’da oturan yakınlarımdı ve herkesin bildiği ama benim bilmediğim ne gibi bir felaket yaşandığı sorusuydu…
Sonra tek tek haberler düşmeye başladı. Fotoğrafları görmeye başladık. İnanamadık gördüklerimize… Her yer yerle bir olmuştu… Yakınlarımıza bir defa ulaşabildik, ‘İyiyiz bizde bir sorun yok’ dediler ve sonrasında hat kesildi. Ulaşamadık çoğu zaman. Çaresizce bekleyiş içindeydik.
Haberlerde gördüklerimizi sindiremedik, kimseye yardımcı olamamanın acizliğini yaşadık. Yeri geldi sıcacık evlerimizde uyumaktan utandık, uyuyamadık…
Bir insan nefes almaktan suçluluk duyar mı hiç? Duyduk… Bir tek bunları ben yaşamadım, birçoğumuz aynı acıyı hissettik. Ağladık... Hayatta olmalarına mutluluktan, hiç görmediğimiz tanımadığımız insanlara ise kahırdan ağladık…
Her büyük felakette anlar ya insan yaşamın kısacık olduğunu… Sevdiklerine daha sıkı sarılmaya yeminler eder. Bir kez daha anladık hayatın sadece küçük ‘an’lardan ibaret olduğunu.
Gün geldiğinde daha mı az sızlayacak kalbimiz bu zamanları hatırladıkça yoksa bu yaşananları bir yerlere gömüp zamanın acımasızlığıyla, devam mı edeceğiz hayatlarımıza? İnanın bilmiyorum.
Ama sanırım bugünleri yaşadığımız zaman boyunca hep hatırlayacağız… Her hatırladığımızda da o acıları derinden hissedeceğiz.
Ve bir gün gelecek biz istesek de istemesek de o normallere alışmak zorunda kalacağız…