Akla hayale gelmeyecek olayların gerçek olduğu coğrafyanın adıdır Anadolu.
‘Yok canım bu kadar da olmaz’ dediğin ne varsa, ‘Bu ancak film sahnesi olabilir’ diyebileceğin ne varsa bizim coğrafyamızda gerçeğe dönüşüverir… Hem de hiç zorlanmadan.
Yarıyıl tatili gelmiş, Türkiye’nin birçok bölgesinde yağmayan karla buluşmak isteyen vatandaşlar tatil merkezine gitmiş…
Buraya kadar her şey normal… Fakat hiçbiri bilmiyordu tabi o otelin mezarları olacağını…
Gece yarısı çıkan bir yangın, şimdiye kadar verilen resmi rakamlara göre 76 kişiyi hayattan kopardı. Anlatılanlar yürekleri parçaladı, tekrar buraya taşıyıp üzmek istemiyorum kimseyi…
Bu kadar kolay mı peki? Türkiye’de iseniz evet kolay maalesef. Devasa bir otel var ortada, ama yangın merdiveni yok.
Buna rağmen otele ruhsat verilmiş, herhangi bir eksiklik görül(eme)miş. Akıl mantık alır gibi değil.
Bu denetimler nasıl yapılıyor? Kim nasıl onay veriyor, kim nasıl bakıyor gerçekten hayret edilecek bir durum.
Dertlerin, tasaların, geçim sıkıntısının, yaşam zorluklarının üst üste bindiği ülkede birkaç gün hayatın stresinden uzak yaşamak isteyenler, şehirde sokakta rahat yürüyemeyip en azından dağ başında kafalarını sıfırlamak isteyen insanlar ihmaller silsilesi nedeniyle can verdi.
Demek ki bu ülkenin hiçbir yeri güvenli değil artık. Ben buna inanıyorum, öğrenilmiş çaresizliğini iliklerime kadar hissediyorum.
Apar topar gözaltılar oldu, tutuklananlar olacak, birkaç yıl ceza yiyenler de olacak. Eee sonuç? Bu felaket son mu olacak?
Soma faciası son mu oldu? 17 Ağustos depremi son mu oldu? Karadeniz’de yaşanan sel felaketleri son mu oldu? Orman yangınları son kez mi çıktı?
Bu sorulara cevabınız evetse, bu otel faciası da son olacaktır buna emin olun.
Yok eğer cevabınız hayırsa, maalesef yenilerini de yaşama ihtimalimiz çok yüksektir.
Ta ki radikal önlemler, caydırıcı cezalar, adam akıllı denetimler olana kadar…
Allah rahmet eylesin yiten canlarımıza… Geride kalanlara sabır ihsan eylesin…
