Türkiye’de geçmişten günümüze kadar birçok felaketin, katliamın yaşandığı, insan yaşamının değersizleştirdiği sayısız olaya tanık olduk ve olmaya da devam ediyoruz.
Maalesef ki Türkiye’de insan hayatı çok ucuz. Evlerimiz pahalı, benzin pahalı, iğneden ipliğe her şey pahalı ama insan hayatı hep ucuz.
Saatlerce direksiyon başındasın, işin bitmek üzere ve sen insanlık yapıp “üşümesin” diye birini aracına alıyorsun, insaniyetin daha ağır basıyor. O “insanlığın” öldürüyor seni. Bir anda vurulabiliyorsun ve katil büyük bir soğukkanlılıkla “Herkese güvenme” diyebiliyor.
Başka bir örnek daha vereyim size, geçtiğimiz günlerde sosyal medyada gezinirken gördüm. Ankara’da bir kadını karşı apartmanında oturan bir şahıs ölümle tehdit ediyormuş… Haber siteleri, kanallar, gazeteler sıradan bir habermiş gibi haberleştiriyor. Sonra başka bir habere devam ediyor… Evet, her gün böyle haberler okur hale geldik. “Yine kadın cinayeti”, “Bir kadın daha hayattan koparıldı”, “Bir taksiciye daha silahlı saldırı” başlıklı haberler bizler içinde sıradanlaştı. Biz de bunları okuyup başka bir habere geçiyoruz.
**
Ülkenin her yerinden canilik, vicdansızlık, pervasızlık kol gezerken hepimizdeki bu kanıksama durumu niye? Alıştırıldık çünkü!
İnsanların canına kast etmek, tehdit etmek ne demek? Üzülerek söylüyorum ki artık böyle bir ülkede yaşıyoruz.
Ülkenin her yerinde canilik, vicdansızlık, pervasızlık kol geziyor. Kimsenin can güvenliği yok!
Bizde insanız… Bizim de bir vicdanımız var. Kendini insan(!) sanan, insanların canına kast eden bu canilerin en ağır cezalara çarptırılmasını istiyoruz.
Yaşanan olayların son bulmasını diliyorum. Ama yakın zamanda ne yazık ki böyle bir şey mümkün görünmüyor. Maalesef ki canımız hep kıymetsiz olacak!