Geçtiğimiz günlerde hem köşe yazılarını okuyan hem de danışmanlık süreci yürüttüğüm danışanımdan bir soru aldım ve direkt olduğu gibi iletiyorum: ‘’Yazılarınızın sonunu her zaman farkındalık sağlaması amacıyla diye not düşmenizi çok doğru buluyorum. İlk zamanlar anlam veremesem de ilerleyen süreçte ne kadar önemli bir kavram olduğunu anlamıştım. Peki, farkındalık sağlamak problemlerin çözümünde bu kadar önemli midir?’’
Yaşam içerisinde etrafımızda gelişen çokça olay, durum, hareketlilik, v.s. gerçekleşmektedir. Kendi yaşamımızda da bazen otonomlaşan bazen alışagelmiş durumların detaylarını yakalayamayabiliyoruz. Ya da fark etmeksizin olaylar gelişmeye ve ilerlemeye devam etmektedir. Yaşamış olduğumuz problemler için bazen çözüm noktasında bu fark etme davranışı bizi çözüm noktasında adım atmamızı sağlayabilmektedir. Yani bazen çözüm olarak düşündüğümüz, çevreden beklenen çözüm kıvılcımı için yakın çevremize bakmamız yeterli olabilmektedir. Farkında olmak, farkındalık sağlamak istenilen ve beklenilen çözümler çerçevesince önemlidir. Ancak tek başına yeterli değildir. Bir sürecin ilk adımı olarak değerlendireceğimiz bir başlangıç adımıdır. Danışanımın sorusuna gelince; devamında da gerekli adımların atılması çözüme ulaşmada bizlere fayda sağlamaktadır. Bu adımlar ise: kabullenme ve çözüm veya iyileşme için atılması gereken istikrarlı, disiplinli bir adım atma başlangıcı diyebiliriz.
Kabullenme; öncelikle farkında olmakla başlayan, kişiler için geçirilen süreci, durumu olduğu gibi kabul etmektir. Gerçekliği reddetmemektir. Direnç göstermemektir. Fark etmektir. Çözümler üretmek üzere adım atmaktır. Vazgeçmek değildir. Pes etmek hiç değildir.
Kabullenmek özellikle; yas, ölüm, kayıp, travma gibi önemli gelişmeler ve durumlar için çok kullanılır ancak kabullenme davranışı yaşam içerisinde oldukça yaygındır.
*Sağlıksal problemler varken, ‘’hayır ben sağlıklıyım ben çok iyiyim.’’ diyerek iyileşmeyi reddetmek ve acı çekmeye devam etmek,
*Arkadaşlarla, aileyle, eşiyle alakalı sağlıklı ilişkiler kuramayan ve problemler yaşayan kişinin ‘’benim yaşamım yolunda ilişkilerim sağlıklı.’’ diyerek özellikle öz eleştiri yapmadan problemlerin farkında olmayan ve çözüm noktasında adımı karşı taraftan bekleyen kişi davranışı olarak ortaya çıkması,
*Yaşam içerisinde bir olay karşısında şikayet etme esasıyla ‘’haksızlığa uğruyorum, hep mağdur ediliyorum, hem istismar ediliyorum.’’ Diyerek çevresel etmenleri sebep oluşturan, içsel sorgulamalarla birlikte objektif kalmaksızın farkında olma ve kabullenme davranışına direnç göstermek,
*Kişisel olarak değişim göstermeksizin içerisinde olumsuz ve zarar verici bir konfor alanı oluşturulan ve değişim konusunda direnç gösteren aynı zamanda da iyileşme ve değişme konusunda beklenti içerisinde olan bir davranış sergilemek.
Örnek olarak gösterilen bu davranışlar günlük yaşamda deneyimlenen veya gözlenen davranış örüntüleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Peki, sağlıklı bir kabullenme nasıl gerçekleşmektedir?
Öncelikle olaylara karşın yorumlarımız çerçevesince ve çevresel tepkiler, etkileşimler çerçevesince iyi bir analiz ve farkındalık oluşturmalıyız. Farkında olmak ilk adım olarak gerçekleşmektedir. Bu noktada farkında olmak veya farkında olmayı sağlamak da önemlidir. İyi bir kabullenme süreci için de:
-Olaylar çerçevesince değiştirilebilir ve değiştirilemeyecek olan durumları belirlemekle başlanabilir. Kabullenme noktasında kişiyi olumsuz etkileyen ve engelleyen faktörleri saptamak. Kişisel ve çevresel beklentileri yeniden gözden geçirmek ve oluşturmak da önemlidir. Kişiyi besleyecek yeni aktiviteler, etkinlikler ve alışkanlıklar oluşturulabilir. Yaşama yeni anlamlar yüklemek, yaşamdan beslenme sürecini daha sağlıklı hale getirmeye çalışmak ve özellikle de çevresel destek anlamında da harekete geçmeye başlamak iyi bir kabullenme sürecini oluşturmaktadır.
Farkındalık sağlamak ve peşinden gerçekleştirilen kabullenme süreci kişinin yaşamına yeni anlamlar yüklemektedir. Psikolojik iyileşmeler, psikolojik iyi oluşları arttırmaktadır. Yaşamsal doyumu arttıran bu süreçler kişiyi psikolojik sağlamlık anlamında da iyi katkılar sağlamaktadır. Yaşam kalitesinde de artışlar sağlamaktadır.