Dünyaya geldiklerinde, yaşamda var olduklarında olabilecek en temiz ve saf halde bulunan çocuklardan bahsedeceğiz bugün. Bebeklik evresinde sınırlı hareketlerle yaşamını sürdürürken yetişkin evresinde olabilecek birçok davranışı ve hareketi yapabilen birer insan olma hikâyemize bir pencereden yaklaşacağız.
Kimi zaman yakın çevremizden ve akrabalarımızdan duyduğumuz ‘’aynı annesi, aynı babası, şu özellikleri halasına çekmiş, huyu aynı dayısı, dedesine benziyor, v.b.’’ söylemlerle karşılaşıyoruz. Aslında hem fiziksel hem davranışsal olarak yakın çevresine benzemesinin bilimsel açıklaması elbette ki mevcut. Bebeklikten itibaren iyi bir gözlemci ve meraklı bir izleyici olan bebekler yakın çevresinde gelişen hareketleri, tepkileri ve davranışları taklit etme yöntemiyle yaşamla olan uyumunu geliştirmektedir. Olaylara, davranışlara verilen tepkiler bebekler ve çocuklar tarafından kopyalanmaktadır. Bu yüzden aslında yakın çevremize benzer tepkiler ve davranışlarda bulunmamız oldukça olağandır.
İlerleyen yaşlarda ve geçen süreçte yakın çevremizin değişmesi/farklılaşması, gelişim sürecimizin farklılaşması, deneyimler ve benliğimizin oluşmasına bağlı olarak bu benzerlikten de uzaklaşabilmekteyiz. Yani yaşam sürecindeki gelişimimiz ve değişimimiz yakın çevremizin etkisiyle de değişiklik gösterebilmektedir.
Geçirilen bu süreçte çocuklara yönelik etki eden en yakın ve en önemli kişilerden bahsedelim; anne ve babalar.
Anne
Bakım veren olarak anne ile çocukların oluşturduğu bağın içeriğinde; dengeli, sevgisini gösterebilen, tutarlı ve sürekli şekilde olması sağlıklı bir bireyin yetişmesine olumlu katkı sağlamaktadır. Anne ile bağ, çocukların duygusal süreçlerine ve kişilik gelişimlerine önemli etkiler sunmaktadır. Olumlu veya olumsuz olması kurulan bu bağın niteliğine göre değişebilmektedir.
Çocuklar ve anneleriyle olan bağda annenin çocuğuyla geçirdiği süreden ziyade geçirilen sürecin niteliği daha fazla önem taşımaktadır. Oluşturulan güven duygusu, takınılan tutum ve anne-çocuk rolünün niteliği çocuk gelişimi açısından önemlidir.
Baba
Çocuk gelişiminde ve yetiştirmesinde annenin her zaman fazlaca öneminden bahsedildiği halk arasında daha yaygındır ancak babalar da en az anneler kadar önemli olduğunu belirtmekte fayda var. Özellikle baba ile çocuk arasında güvenli bir bağın akademik olarak başarılı, sosyal ve ikili ilişkilerinde başarılı ve özgüvenli çocuklar yetiştirmede önemli bir yere sahiptir. Olmaması ve hem duygusal hem de fiziksel mesafeli olan baba-çocuk ilişkisinde daha hırçın, saldırgan, akademik başarıda düşüklük gibi olumlusuz sonuçlarla karşılaşabilmekteyiz.
Ayrıca olumlu ve sağlıklı baba-çocuk ilişkilerinin çocuklarda liderlik, matematik başarısı ve olumlu cinsel kimlik gelişimi gibi olumlu etkileri de çalışmalar sonucu ortaya çıkmıştır.
Anne-Baba ilişkisi
Tek başına annelerin veya tek başına babaların etkisinden bahsederken aslında anne ve babaların ilişkilerinin sağlıklı, uyumlu ve olumlu bir ilişki sürecinin olması çocuk gelişiminde olumlu etkilere sahiptir. Önemli bir etkiye sahip olan anne-baba ilişkisinin olumsuz ve sağlıksız ilerlemesi de olumsuz sonuçlara neden olmaktadır.
Şimdi ise yapılan çalışmalar, edinilen deneyimler, yaşantılar ve bilimsel dayanaklara sahip sağlıklı anne-baba ve çocuk ilişkilerinde gerçekleşen davranış ve durumlardan bahsedelim:
-Çocuklarının yanında veya karşısında daha az tartışan, kavga eden, tartışmalara ortak eden ebeveynlerin aile yaşamında daha olumlu süreçlerin yaşandığı,
-Çocuklarını dinleyen ve çocukların çözüm önerilerine, düşüncelerine, fikirlerine önem veren ve saygı gösteren ebeveyn tutumlarının çocuklarının özgüvenlerine, benlik algılarına olumlu etkileri olduğu,
-Çocuklarına nasihat veren veya davranışlara yönelik rol model olan ebeveynlerde söyledikleri ve davranışlarıyla tutarlı olunması çocuklarla olan ilişkilerine olumlu katkılar sunduğu,
-Çocuklarına yönelik koşulsuz kabul ve sevgiyi karşılayan, diğer çocuklarla kıyaslamayan, olumlu ve empatik konuşmalar gerçekleştiren ebeveynler ile çocukları arasında olumlu ve sağlıklı bir bağ oluştuğu gözlenmiştir.
Genel anlamda bir çocuğun gelişiminde ve yetişmesinde en önemli pay sahipleri anne, baba ve anne-babanın sahip olduğu ilişkinin niteliğidir. Yani ‘’neden bu çocuk böyle oldu, kime çekti acaba, hiç bizim sülalede böyle biri yoktu.’’ demek yerine bazı konularda bazı sorgulamalar yapmamız gerekmektedir. Suçlu aramak veya bulmak yerine her ebeveynin ‘’ iyi bir rol model miyim, nerede hata yapmış olabilirim, sebebi ne olabilir, v.b. sorgulamalar içerisinde olması olumlu ve sağlıklı sonuçları ortaya çıkarmada yardımcı olmaktadır.
Keyifli okumalar.