Kaliforniya Üniversitesi nörogörüntüleme laboratuvarında yapılan bir beyin görüntüleme çalışmasında gönüllü olan deney grubunun, çoğunun negatif olmaya ve moral bozmaya eğilimli, günde yaklaşık 70,000 düşüncenin aklından geçtiğini ortaya çıkarmıştır. Deney grubundan hareketle hemen hemen her birimizin zihnin tekrar eden hatta kimi zaman zihnimizde çok gürültülü ve sürekli halde devam eden düşünceler yer alır. Günlük yaşamımızı olumsuz anlamda etkileyen düşüncelerdir bunlar. ‘’Ben kötü biriyim, değersizim, kimse beni sevmeyecek, başıma hep kötü olaylar gelecek, karşıma kötü insanlar çıkacak, başarılı olamayacağım, v.b.’’ gibi düşünceler olumsuz düşünce örneklerine girmektedir.

‘’Ruminasyon’’ da denilen bu tür tekrar eden ve moral bozucu diye nitelendirdiğimiz düşünce örnekleri yaşamımızda nasıl oluşur diye sorduğumuzda neler söyleyebiliriz peki?

 Yaşamımızın erken yaşlarından itibaren yaşamış olduğumuz olumsuz yaşantı ve deneyimler sonucu oluşabilen olumsuz düşünce kalıpları vardır. Deneyimler sonucu hatta benzer olayları veya durumları yaşamak da bizleri olumsuz düşünmeye itebilir. Örneğin; birden fazla şekilde romantik ilişkilerinizde aldatılmış ya da terkedilmiş iseniz ‘’ben sevilmeye layık değilim, beni kimse sevemez, ben iyi bir ilişki hak etmiyorum.’’ gibi düşüncelere sahip olabilirsiniz.

Çevrenizde veya ailenizde olumsuz düşünce örneklerine sahip insanlar olabilir. Olaylara, durumlara ve kişilere olan olumsuz düşünmeleri normal(!) yaşamın içerisinde görerek kendi yaşamımızın normali haline yani bir alışkanlık ya da karakteristik özelliğimiz haline getirmemiz durumunda kendi çevremizden etkilenerek olumsuz düşüncelere sahip olmuş olabiliriz.

Peki, bakıldığında yaşamımız için bu kadar fazla bir etkiye sahip bu düşüncelerle nasıl baş edebiliriz?

*Öncelikle hissedilen duyguların veya düşüncelerin temellerini yani kaynaklarını sorgulamalıyız. ‘’Ben bir düşünceye sahibim evet ama bu beni nasıl etkiliyor ya da olumsuz ise nasıl bir çözüm bulmalıyım. Kaynağı neresi?’’ diye yapılan sorgulamalar bizi çözüme götürmede kolaylık sağlayacaktır.

*Zihnimizde yer alan ve her zaman kullandığımız olumsuz düşünceleri değiştirebiliriz. Bu değişim zihnimiz için yorucu olabilmektedir. Çünkü zihnimizde var olan olumsuz düşünceler kolay ulaşılabilir ve hazır şekildedir. Ancak olumlu düşüncelere çevirmede yeniden oluşturmada zorlanabilir. En nihayetinde olumsuz düşüncelerin yerine yeni ve sağlıklı düşünceleri oluşturabildiğimiz ve uygulayabildiğimiz ölçüde daha sağlıklı bir yaşam bizi beklemektedir. Zor gibi görünen bu değişime çaba ve disiplin oluşturabilirsek ve gayret edersek daha olumlu sonuçlar oluşacaktır.

*Aslında olumsuz düşünmenin bir seçim olduğunu ve bunu tercih etmeyip olumlu düşünce tarzını benimsemeye çalışabiliriz. Tüm sorgulamaları yaptığımız düşünürsek artık bizler için çözüm kısmında tercihimizi olumlu düşünmekten yana kullanarak sağlıklı bir tercih edebiliriz.

*Olumsuz düşüncelerden uzaklaşmak için bedeninizi de aktif edebilirsiniz. Koşu yapmak, dans etmek, soğuk duş almak, futbol/basketbol/voleybol v.b. sporları yapmak gibi aktivitelerle vücudunuzun salgıladığı hormanlar üzerinden ruh halinizde iyileştirme ya da değiştirme yapabilirsiniz.

* Derin nefes almak ya da bulunduğunuz ortamları değiştirmek hatta ülkeler, şehirler değiştirmek de olumlu etkiler sağlayacaktır.

*Kitap okumak da sorgulamaya ve farkındalık oluşturmaya yönelik önemli katkı sağlayan etkenlerden biridir. Olabildiğince kitap okumak ya da araştırmalar yapmak sağlıklı düşüncelere götürebilmektedir.

*Sevdiklerinizle vakit geçirmek, iyi hissettiğiniz insanlarla, huzurlu hissettiğiniz yerlerde bulunmak sizlere olumlu etki sağlayacaktır.

*Olumsuz düşünce örnekleri eğer ki sizlerin sosyal ilişkilerini ve yaşamını fazlaca etkilemeye başladıysa ve artık çözüm noktasında yetersiz ve etkisiz kalınıyorsa bir uzman desteği almakta fayda vardır. Özellikle de ruhsal sağlığımıza ciddi düzeyde etki ediyor ise.

Bol farkındalıklı ve keyifli okumalar.